DİĞER KATEGORİLER

Sığınmacılar yüce Cumhuriyet değerlerimizi yaraladı!

Sığınmacılar yüce Cumhuriyet değerlerimizi yaraladı! - Hanefi Aytekin - Yeni Meram Gazetesi

İSLAM OYUNLARI 6
Değerli arkadaşım Yük. Müh. Fahri Özparlak, Celi Sulis İstif, Bir Hüsni Had Sanat eseri ser levha yapıp şık bir cam ve çerçeve içinde getirip bana takdim etmişti. Bu ser levhanın mana ve anlamı Ali İmran Süresinin 92. Ayetinin Türkçe Meali imkanlarınız olduğu zaman çevrenizdeki muhtaçlara yardım edin oluyordu. Bu serlevha evimin salonunda, baş köşede yerini alırken kime ve hangi imkanlarımızla yardım edebiliriz sorusu belleklerimizde yaşamaktadır. Yüce Rabbimizden hayır ve hasenatımızı kabul etmesi duaları dökülür dudaklarımızdan. Hayır hasenat sadece yakın çevremize değil ırk, din, mezhep, renk ayrımı yapmadan tüm ihtiyaç sahipleri için olurken, AKRABAYA YARDIM’IN MANA VE ÖNEMİNİN ehemmiyeti her Cuma Hutbeleri sonunda dile getirilmektedir. Ülkemiz ve insanımızın muhtaç olanlarına yardım önceliği boynumuzun borcudur. Hani ne derler ‘Ehemmi mühime tercih etmelidir’ Ülkemiz, dış ülkeler din kardeşlerimizin akın akın ülkemize gelip bir sığınmacı sorununu kucağımıza koydu. Koymaya koydu da bu yükü kaldırma gücümüz asla hesap edilmedi ve şimdilerde üç milyona yaklaşan sığınmacılar, maddi yük olmaktan öteye Yüce Cumhuriyetimizin kutsal değerlerinin yıpratılıp yaralandığı ortadadır. Yüce Cumhuriyetimizin kutsal değerleri dedik. O değerlerdir ki, Medeni Kanunumuz’dan, Kılık Kıyafet Kanunumuza, Tevhidi Tedrisat Kanunumuzdan, Milli Savunmamızdan, Eğitim Sistemimiz ve Harf İnkılabımıza ve diğer erkler ayrılığımız ki bizi DÜNYA İSLAM ALEMİ içinde örnek ve üstün kılmış değerlerimiz olurken, bize gıpta eden Malum İSLAM ALEMİ insanlarıdır ki, yaşadıkları dayanılmaz esaret den kurtulup bizim ülkemize sığınmacı olmaktadırlar. Ne var ki; fizibilitesiz, plansız, programsız milyonlarla ifade edilen sığınmacılar, yazımın başlığında da ifade ettiğim gibi, Yüce Cumhuriyetimizin değerlerini tahrip etmektedirler. Bu değerler Cumhuriyetimizin değerleri olunca bir enkaz yaratılıyor ki, bu enkazın altında kalmamızdan sadece ülkemiz değil, ATATÜRK CUMHURİYETİNE YÜREKTEN BAĞLI OLANLAR bilerek, BAĞLI OLMAYANLAR bilmeyerek, sonu görünmeyen bir belaya hedef olacağa benziyor. Bu belanın dışında bir de Kürt sorunu vardır ki, iktisadi kaynaklarımızı sömüre sömüre tüketirlerken, günümüz dünyası güney doğusunda yaşanan iç savaş provalarını gerçeğe dönüştürüp, ülkemiz bütününe yayılma kaygısı var yüreğimizde. Sığınmacı konuklarımız, ülkemiz sosyal ve kültürel hayatından tecrit edilerek onlara bir toplama kenti kurup, orada kendi törelerince yaşam imkanı verilip, AVRUPA BİRLİĞİNDEN ALINAN ÜÇ MİLYAR yardımın bu amaca uygun olarak kullanılması bir çözüm olarak görülmektedir. Parlamentomuz, devletimiz ve hükümetimiz ülkemiz üstündeki kara bulutları görerek, yukarda da belirttiğim gibi EHEMMİ MÜHİME TERCİH EDİP bir demokratik çalışma düzeni içine girmelidir. Feryat ve figanımız BULDUĞUNU KOYUP GÖRDÜĞÜNE giden taktiğinden derhal vazgeçip, sadede gelmenin zamanı gelip kapıya dayanmıştır. Sayın Cumhurbaşkanı ve Mümtaz Başbakanımızın şu malum Paralel belaya dur deme taktiğinin ülkemizi sarmalayan tüm belalar için, geçerli kılınması temennimizi dile getiririz…
BENZER HABERLER
06.05.2024 23:09
Konya Büyükşehir 1. Lig’de
06.05.2024 22:46
Ali Çamdalı: Bu motivasyon, bizi Samsunspor maçına taşıyacak
06.05.2024 22:41
ALTIN DEĞERİNDE 1 PUAN!
06.05.2024 22:12
TFF'den Hatayspor'a haciz
06.05.2024 20:28
Ali Çamdalı'nın ilk teknik direktörlük sınavı
06.05.2024 20:10
Konyaspor’da Marlos şoku