YEŞİL ALANA YER AÇMA HİKAYESİ!

Şehrimizde bir zamanlar, yeşil alana yer açılabiliyordu. En azından böyle bir gayret vardı. Azim vardı, çalışma vardı. Biz ne mi yaptık? Kentsel dönüşümlerin arasında kaldık! Kentsel dönüşümlerin cazibesi başımızı döndürdü! Ayaklarımızı yerden kesti! Yeni, modern, geniş, ferah birden fazla daire sahibi olanlara bir haller oldu! Olan yeşil alana yer açma niyetlerine oldu! Yeşil mahalleler, bahçeli evler yalan oldu! Ne kuş cıvıltısı kaldı, ne arı vızıltısı! Belediyelerimiz yeni bir aşka yelken açtılar! Arsa üretme aşkı denilen aşk, mest etti hepsini! Arsaları ürettiler, yeşili tükettiler! Şimdi hep beraber ne oldu bize böyle derken… Yalandan parklarda, bahçelerde, eskilerin tabiriyle oturacak söğüt gölgesi arıyoruz! Yeşil alana yer açma hikayemiz bundan ibaret, bundan daha ilerilere gidilemiyor. Eski Stadyumun yerinin olabildiğince, kalabildiğince yeşil alana yer açmaya ayrılacağının açıklanması, yeni bir yeşil alana yer açma açıklaması! Eski stadın yeşil alana ayrılan kısmının ne kadar olduğu meselesi için, düzenlemeler tam olarak bitmeden konuşmak resmen abesle iştigal! Çünkü bu türden konular hakkında fikir değiştirme de, Guinness rekorlarına girecek kadar önemli adımlar atıyoruz. Elimizde Alaeddin Tepesi gibi harika bir örnek var çünkü. Alaeddin tepesine ne yapacağız, ne diyeceğiz bir türlü kesinleştiremedik. Her neyse! Yeşil alana yer açma adına park üstüne park yaptık! Yetti mi? Yetmedi! Kentsel dönüşümler ne mi yaptılar? Şehrin estetiğini yok ettiler! Buram buram eski Konya kokan o mahallerin yerine beton heyulalar diktiler! Betonun o donuk, o soğuk gölgesi vurdu şehrin sokaklarına! Yeni binalar suratından düşen bin parça olan insanlara nispet edildi! Her şeye tepeden bakanlara benzetildi! Kentsel dönüşüm yapıları, kültür diyene, tarih diyene hasılı eskiyi hatırlatana düşman kesildi. Geçmişe dair hiçbir izi kabul etmeyen hamleler oldular! Yeşil alanları, katlettiler, yok ettiler! Ortadan kaldırılan yeşil alanların yerine, site önü yeşillik adı altında kentsel yeşillikler ve yeşilimsi alanlar oluşturdular! Bu manzaraya, bakın ne güzel yeşil alan oluşturduk demekten de kendilerini alamadılar! Alt geçitlerin, kurumların site önlerinin çiçeklendirilmesi filan derken, görüldü ki, yeşil alana yer açma konusunda bir arpa boyu yer gidilmemiş! Ne olmuş canım, bir ağaç sökülür, bin tanesi dikilir deniyordu ya. Kentsel dönüşüm aldı sazı eline, vurdu sazın teline! Bir süre sonra, yeşil alan açma kem-küm edilen bir konu oldu. İnsanlar o eski hassasiyetlerini kaybettiler. Bize kentsel dönüşüm ne zaman gelecek sorularından geçilmeyen bir şehir haline gelmemiz için, çok beklemek zorunda değildik. Nitekim, öyle de oldu. Yeşil alanlara yer açmak önemli midir? Önemi nedir? Gibi sorular cılız çığlıklar olarak, Kentsel dönüşümlerin yeni beton binalar dikme gürültülerinin arasında kaybolup gidiyor. Yeşil alana yer açmak istiyor muyuz? Bu konuda ne kadar samimiyiz? Ne kadar istekliyiz? Yeşil alan mı, kentsel dönüşümün nimetleri mi sorusuna cevap verecek, pardon yeşil alan olsa da olur, olmasa da olur diyecek kaç kişi var? Sorular, sorular, sorular… Yeşil alana yer açalım ama, fakat, lakin diye başlayan cümleleri duymuş olmalısınız! Bu yaklaşımlar bile yeşil alan açma konusunda ne kadar istekli olduğumuzu ortaya koyuyor! Şimdi el birliğiyle işte diyoruz, eski stadyumun yeri tam yeşil alana yer açmaya müsait! Teselli aradığımız bir zamanda gelen bu açıklama, yeşil alana yer açmıyorlar, açamazlar diyenlere cevap olacak diye yarın bize dönerse şaşırmayın! Sevgili okurlar! Bir zamanlar yeşil Meram vardı! Yeşil Konya vardı! Sanmayın hepimizi derin bir efkâr sardı! Yarınlarda, yeşil alanlara neden yer açamadığımız sorgulandığında dilerim verecek cevaplarımız olur!