YENİ YILDA KENDİMİZİ NASIL GÜNCELLERİZ-MEDİNE EKMEKÇİ-Yeni Meram Gazetesi
Bilinçli bir Müslümanın yılbaşı hicri takvime göre 1 Muharrem’ dir. Yılın muhasebesi o gün yapılır.
Milâdî yeni yılda dikkatimi çeken şey ise, tüm insanlığın pozitif momentum alanına girip dualarda buluşması. Senede sadece bu gecede herkes güzel şeyler diliyor. Bundan dolayı kollektif bilincin etkisiyle insan kendisini iyi hissediyor bence.
Herkes 2020‘nin bela musibet felaket yılı olduğunu söyledi. Olumsuzluklar yıllara atfedilmemeli diye düşünüyorum. Evet, sabrımızı zorlayan, tahammül sınırımızı aşan, kayıplarımızın da olduğu sıkıntılı bir süreçten gezegen olarak geçtik.
Geçti dedim de kimine göre deldi de geçti.
Şûra Suresi 30. Ayette Başınıza gelen herhangi bir musibet, kendi ellerinizle işledikleriniz yüzündendir. (Bununla beraber) Allah çoğunu affeder" der. Kusurlarımıza rağmen şefkatli, merhametli Rabbimiz var. Şöyle başımızı elimize aldığımızda; öyleyse bu yılın da bize öğrettiği bir şeyler olmalı.
Öğretmen sınıfın çoğunluğu derse çalışmazsa ne yapar? Akılları başlarına gelsin, kendilerine çeki-düzen versinler diye şöyle bir kulaklarını çeker, değil mi?
Biz de çok gevşedik. Kendimize çeki-düzen verip güncellemenin zamanı gelmedi mi?
Kendimizi güncellemeye nerden başlayalım peki? Bence bu herkesin algı düzeyi ve yaşam tarzına göre değişiyor.
"Güzel bir ömür nasıl yaşanır"ın derdinde olanlar ise; önce kendini keşfedip, sonra kainatın kitabının sırrına vakıf olurlar.
“Kendini bilen Rabbini bilir” mucibince hayata hikmet penceresinden bakar. O kişi artık her şeye Allah’ın nuruyla bakar. Olgunlaşır, İnsan-ı kamil olur. Parıldar ve herkesin sevdiği tatlı bir kul olur.
Yeni yıldan beklentilerin neler? diye klişe bir soru sormak istemiyorum kimseye. Hocasından hacısına entelinden danteline siyasetçisine kadar herkes bunu söylüyor..
Bunun yerine “Bize ne oldu?” sorusu daha mantıklı geliyor.
Özellikle son yıllarda hayatımızda birçok şey değişti. Bunlardan biriside kavramlar. Yenileri girdi, bazılarının içi boşaltıldı.
Örneğin; aileler çöküyor. Gün geçmiyor ki yeni bir kadın cinayeti duymayalım. Adalette derin çatlaklar oluştu. Eğitim, medya ve kültür rejimi çocuklarımızın zihinlerini resmen köleleştirdi. Çocuklarımıza artık sözümüz geçmiyor, eğitemiyoruz. Eğitemediğiniz çocukları fenomenler ve youtuberler eğitiyor. Bunlar çözülmeden 2021’e de girsek, 2071’e de girsek bunlar sadece yeni yıl temennileri olarak kalacak.
İki yudum kahveyi dostlarla yudumlamanın, sevdiklerimize sarılmanın kıymetini anladık Allah’ım.
Müreffeh bir dünya için harekete geçip, adım attığımız ve önemlisi kendimizi güncellediğimiz nice güzel yıllara...