Yaşattığınız duygular için TEŞEKKÜRLER

Almanya’nın ev sahipliğinde gerçekleşen 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası EURO 2024’de çeyrek finale adını yazdırıp önce yarı final ve sonrasında final hedefiyle mücadele eden A Milli Futbol takımımız hafta sonu oynanan Hollanda maçında 2-1’lik skorla yenilerek tartışma ve şaibesi isminden büyük olan bu turnuvaya veda etti.
Hollanda maçının doğruları yanlışları eksikleri fazlaları önümüzdeki süreçte elbette tartışılmaya devam edecek ancak tek bir gerçek var ki o da sahada ter döken ve dökmek için sıra bekleyen oyuncuların ayaklarının ötesinde yürekleri ile ortaya koydukları futbol ve ruhtu.
Bu ruhla da ay yıldızlı bayrağımızı gururla dalgalandıran ve ezilmeden dimdik bir duruşla Türk milletine ve yüreği bizimle atan tüm ülkelere haklı gururu yaşatan A Millilerimize yürekten teşekkür etmek ve gurur duymak olmazsa olmazımızdır.
Bizlere yaşattığınız tüm duygular için teşekkürler BİZİM ÇOCUKLAR!
Düşünün, turnuvanın en genç takımı olarak bu organizasyona katılıyoruz ve dünyanın dev isimleri olarak adlandırılan takım ve oyuncuları ile mücadele ediyoruz. Tecrübesi, birikimi ve maddi değeri ile kat be kat üstün olan takımlara sahada kök söktürerek yola devam ediyoruz. Ancak gelin görün ki tam her şey iyi gidiyor derken UEFA tarihe geçecek saçma bir karara imza atarak sahada durduramadığı A Millilerimizi masada durdurma planlarını devreye sokuyor.
Gerekçe ne?
Milli futbolcumuz Merih Demiral gol sevincinde bozkurt işareti yaptığı için "genel davranış ilkelerine uymaması, temel terbiye kurallarını ihlal etmesi, spor etkinliklerini sportif olmayan gösteriler için kullanması ve futbol sporunu itibarsızlaştırması" açıklamasıyla 2 maç ceza veriliyor.
Daha önce böyle bir ceza hangi ülke takımına ve futbolcusuna verilmiş ki bize de verildi diye baktığımızda örneğini bulmak pek mümkün olmuyor. Ara ara yapılanları incelediğimizde de ya para cezası verilmiş ya da 3 maç verilmiş ancak bu da Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi (CAS)’tan geri dönmüş.
E bizim Merih’te durum ne?
O siyasi piyonlardan oluşan UEFA yetkilileri özellikle iki maç vermiş ki ceza 3 maç men cezasından düşük olduğu için kararın Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi'ne (CAS) taşınmasının önüne geçmek için. Piyonlar Hollanda ve olası yarı final maçını hesap ederek bir sistem geliştirmişler. Dolayısıyla buna bir de psikolojik çöküntü ve baskıyı dahil edersek çıkın çıkabilirseniz işin içinden durumu oluyor.
Bu konu çok tartışıldı, çok konuşuldu ve olayın futbolla değil uluslararası siyaset ve Türk düşmanlığından kaynaklandığı aşikâr oldu zaten. Dolasıyla konu üzerinde şöyle böyle gibi yorum yapmayacağım.
Ancak benim dikkatimi çeken ve hayrete düşüren durum, özellikle Hollanda yenilgisi sonrası sonucun teknik hatalardan çok Merih’in bozkurt işaretine bağlanması oldu.
Yok, efendim Merih o işareti yapmayacakmış da yok bilmem ne de...
Ya arkadaş siz neyin kafasını yaşıyorsunuz Allah aşkına, siz hangi alemde yaşıyorsunuz da bunu söyleyebiliyorsunuz?
O siyasetin, ahlaksızlığın, terbiyesizliğin olmaması gereken sahalarda sözüm ona sempati duyduğunuz zihniyetlerin futbolcuları ne terbiyesizlikler yaptı, ne propagandalar yaptılar da tek ceza almadılar. Üstüne üstlük şov programlarının aranılan isimleri oldular iyi bir şey yapmışlar gibi. Bugün oyuncumuzun yaptığı bir sevinç işaretine laf söyleyenler, o gün o yapılanları gülerek konuşup onurlandırdılar.
Öyle ki UEFA İcra Kurulu Üyesi Servet Yardımcı bile UEFA'nın Merih Demiral'a verdiği 2 maç cezanın, futbolun bağımsızlığına müdahale olduğunu söylerken olayın Alman bakan tarafından gündeme getirilip daha savunma dahi verilmemişken alman medyasında sonucun açıklanması planlı projeli olduğu ve terör örgütü sevicileri tarafından kurgulandığı ortadadır.
Sözün özü yapılan bozkurt işaretinin kimi veya kimleri neden rahatsız ettiği açık ve net bellidir. Çünkü daha ülkemizde bile bozkurt işaretinin Türklük simgesinin ötesinde bir parti sembolü gibi değerlendirenlerin varlığı sürerken Alman bakanın ırkçı ve milliyetçi yaftası terör örgütü sevicilerin söylemi ve gazından başka bir şey olamaz.
Öyle ya da böyle A Millilerimiz yapılan onca baskı ve yıldırmalara rağmen bizlere büyük bir gurur yaşattılar. İnşallah bunun devamı sonraki turnuvalarda şampiyonluk olarak gelecektir. Hollanda maçı mı? Onu da diğer yazılarda sakinleyince değerlendiririm.
Kalın sağlıcakla.