DİĞER KATEGORİLER

UÇAN ÇUVAL

UÇAN ÇUVAL- Behçet BÜYÜKGÖKMEN- Yeni Meram Gazetesi

İSLAM OYUNLARI 6

Koskoca ülkenin gündemi İBB Başkanı zat ile meşgul iken bizim bu gündeme kayıtsız kalmamız düşünülemezdi. Bazı okurların sanane kardeşim, bazı okurların da bize ne kardeşim dediğini duyar gibiyim. Yazıyı okuyunca bu konunun hepimizi ne kadar ilgilendiren bir konu olduğunu anlayacaksınız umuyorum. Adam, koşar adım ülkenin Cumhur Reisi adayı olmaya gidiyor, cümle iç ve dış baronların onay ve desteği ile...
İşte tam bu nedenle hepimizi ilgilendiriyor.
Hemen belirteyim, başlığa koyduğum "uçan çuval" benzetmesi bana ait değil ve zinhar hakaret kastı taşımıyor. Bu benzetme Vikipedi internet sayfasında Ekrem İmamoğlu hakkında verilen bilgilerde var. Pozitif bir dilin hakim olduğu tanıtım yazısında hayatından kesitlerin anlatıldığı bir yerde aynen şunlar kayıtlı. İsteyen girip bakabilir.
"İlkokuldayken hentbol oynayarak başladığı spora futbol ile devam etti.[4] Trabzon Lisesi takımının kaleciliğini yaptı.[11] Üniversite eğitimi için gittiği KKTC'de Türk Ocağı Limasol Spor Kulübü’nün kalecilerinden biri oldu ve “Uçan Çuval” lakabıyla anılmaya başladı"
Neden kendisine böyle bir sıfat yakıştırıldı bilinmez ama zat-ı muhteremin parlak geleceği daha o günlerden belli imiş. Yıllar sonra İBB başkanlığını kazandığında bir efsane olacak ve başarıya hasret yandaşları tarafından "kahraman" sıfatıyla selamlanacaktır.
Bu satırlar İmamoğlu'nun yazar/ danışmanı tarafından kaleme alınmış kitaptan.
KAHRAMANIN YOLCULUĞU
Ekrem İmamoğlu: Yeni nesil siyasetin zaferi
Çoğunlukla gerçek kişi ve olaylara dayanan, büyük kahramanlıklar içeren, insana ve hayata dair derin ve değerli mesajlar içermesi nedeniyle kuşaktan kuşağa aktarılan, tarihsel öneme sahip, büyük anlatılar. Efsaneler kabaca böyle tanımlanabilir.
"Onca güzelliğinin yanı sıra sayısız efsaneye de ev sahipliği yapmış olan İstanbul, 2019 yerel seçimleri sırasında yeni bir efsanenin doğuşuna tanıklık etti: Ekrem İmamoğlu."
Kahramanın Yolculuğu’nda, İstanbul’un ve Türkiye’nin geleceğini etkileyecek ölçekte sonuçlar yaratacağı şimdiden görülen o olağanüstü altı ay..
##
Bu 'uçan çuval' lakaplı şahsın hepimizi neden bu kadar ilgilendirdiğini sanırım daha iyi anlamışsınızdır.
İmamoğlu her ne kadar Asena Meral Hanım tarafından rabbiyessir'li yüzü ile ikinci Fatih olarak anılsa da bu haliyle mitolojik Yunan tanrılarına daha yakın duruyor zannımca. Uçan çuval olarak başladığı kariyerine büyük zaferlerin kahramanı olarak devam ediyor olması ülkemiz için büyük bir şans (!) olmalıdır.
Yaşayan bir efsane olan bu mitolojik kahraman bir kısım troll İstanbullu için seçilmiş kişiliğinden ve kutsal misyonundan vazgeçecek değildi elbette.
Kar yolları kesmiş ne gam. Sıradan ve oldukça rutin işlerdi bunlar. Atatürk'ten sonra makus talihimizi değiştirmek için gelmiş bir büyük kahraman bu tür basit işlerle uğraşmaz/ uğraşamazdı. Çok daha mühim işleri ve yerine getirmesi gereken bir misyonu vardı. Kraliçenin elçisi bekletilemezdi. O yapması gerekeni yaptı.
#
Zaten kahramanların çekemeyeni ve düşmanlık edeni çok olurdu. Zaferine gölge düşürmek için durmadan engel (!) çıkaranlar olduğu gibi kendi cenahından da çekemeyenler vardı. Onlardan biri kahramanlığını ve efsane oluşunu çekememiş ve şunları söyleyivermişti
"Kahramanın hikâyesini yazıyorum diyerek kahramandan daha çok kendilerini kahramanlaştırmaya çalışan profesyoneller bilsinler ki; yalan, yanlış ve eksik verilerle Genel merkez iradesinin, CHP örgütlerinin ve İstanbul ittifakının emeğine hiç kimse saygısızlık edemeyecektir!"
(CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu)
Son söz olarak derim ki, ulus olarak kahramanımızın kıymetini bilelim ve onu asla üzmeyelim...