TÜRK DİL KURUMU BAŞKANI AGOP DİLAÇAR OLURSA, TÜRKÇE NE OLUR?- Mustafa KAPLAN- Yeni Meram Gazetesi
Kullanılan dil Osmanlıca, Türkçe, Arapça, Farsçadan oluşan bir dildi. Osmanlı zamanında İttihat ve Terakki devrinde de Türkçeleştirme çalışmalarında bulunulmuş ancak başarılı olunamamıştı. Cumhuriyetin ilk yıllarında Türkçe olmayan kelimelerin atılması yerine Türkçe kelimeler üretilmesi ile dilde Türkçeleştirme hamlesi başlatılmıştır. M. Kemal de bu harekete destek olmuştu. Bir müddet sonra görüldü ki yeni Türkçe ile kimse kimseyi anlamıyor. Bizzat M. Kemal’in emri ile kökleri yabancı olduğu halde kullana kullana Türkçeleşmiş olan kelimelerin de dilde muhafaza edilmesi teorisi olarak tanımlanan Güneş–Dil teorisine geçilmiştir. O öldükten sonra 70’li 80’li yıllarda Dil Kurumunun katkıları ile yeniden dilde Türkçeleşme furyası hareketi kaldığı yerden başlatılmıştır. Bu furyaya bizzat Ecevit katkıda bulunmuş kendi de kullanmıştır. Dil Kurumunun ve siyasilerin bu çalışmaları hızını azaltsa da dilde Türkçeleşme hala devam ediyor. Halk bu akıma uydurukçacılık, ortaya çıkan dile de uydurukça diyor.
Süleyman Demirel de uydurukça kelimeleri kullanmasa da bu akıma engel olmamış. Hatta destek olmuştur. Dil Kurumu Başkanı AGOP DİLAÇAR’ın olduğu bir zamanda uydurukçaya karşı halkın tepkisi artınca konu başbakan Demirel’e kadar iletilir. Demirel ERMENİ ASILLI AGOP’U çağırır ve durumu sorar. Agop, Başbakanım attığımız kelimeler Türkçe değil yerine getirdiklerimiz ise Türki devletlerde de kullanılan ortak Türkçe kelimelerdir, yarın Sovyet Rusya dağılacak Türki devletler bağımsız olacak biz bu duruma hazırlık yapıyoruz, demiş. Demirel de buna inanmış. Aradan yıllar geçmiş Sovyetler dağılmış Türki devletler bağımsız olmuş, bir zaman sonra dil çalışmaları başlamış ve görülmüş ki Ermeni oğlu Agop ortak kelimeleri atmış. Demirel’in bu duruma çok üzüldüğünü bizzat kendisinden dinleyenler söylemişlerdir. Ama iş işten geçtikten sonra ne faydası var.
Şimdi de sosyal medyada gelişen dil Türkçeyi baskı altına almış durumda. İlgililer bir an evvel gençler arasında bir çözüm bulma durumundadır.