TAŞ BİNAYA GİTTİNİZ Mİ?

Tarihi, kültürü, sanayisi, sanatı, gastronomisi, sporu ve daha birçok özelliği ile yaşanabilir şehirlerin başında gelen Konya’mız, belediyeciliğinde kültürünü oluşturan bir şehir…

Şehri daha da yaşanabilir bir hale getirmek için çalışan Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere merkez ilçe belediyeleri yaptıkları çalışmalarla hem bu şehirde yaşayanlara hem de bu şehiri tanımaya gelenlere birçok yönden hizmet ediyor.

Zaten Belediyelerin en aslı vazifesi de bu değil mi?

Şehrine hizmet etmek, şehrini kalkındırıcı hamleler yapmak ve şehrini diğer şehirlerden kendi özellikleriyle ön plana çıkartmak.

Her ne kadar şu sıralar gündemde kayyum atanan belediyelerin tartışmaları olsa da amacı sadece hemşehrilerine hizmet olan belediyelerin çoğunlukta olması en azından insanların tercihi yönünde etkili olan bir etkendir.

Birçoğumuz birçok şehire hatta ülkelere gidiyoruz görüyoruz. Kimisinin artısı kimisinin eksisi mutlaka oluyor ancak iş yaşam kalitesine ve kolaylığına geldiğinde işin rengi değişiyor. Trafik konusu bu yaşamı etkileyen özelliklerden birisi, geçtiğimiz hafta Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’ın basın toplantısı sonrasındaki sohbette söylediği konu gerçekten önemliydi.

“Bizim görevdeyken yaptığımız yol çalışmalarına bakıldığında bile önemli bir sorunun hafifletilmesinde etkili olduğunu görüyoruz” demişti. Neydi bu yapılanlardan bazıları Abdülhamit han Caddesi ve diğerleri gibi şehrin yükünü çeken caddelerin açılması. Bu açılan caddeleri bir günlüğüne kapattığınızda şehrin trafiğinin allak bullak olduğunu görürsünüz gerçekten. Belki yapıldığında birçok kişinin ne gerek vardı dediği yollar bugün şehrin büyük bir yükünü çekiyor.

Yazının başlığı Taş Bina’ydı ama paylaştığım konuların önemine binaen altını çizmekte fayda gördüğüm için anlatmak istedim.

Şimdi geleyim Taş Bina’ya. Biliyorsunuz 2022 Aralık ayında kapılarını ziyaretçilere açan ve o tarihten günümüze birçok misafiri ağırlayan Büyükşehir Taş Bina’da bulunan Konya Dijital Tanıtım Merkezi ziyaretçileri tarihi bir yolculuğa çıkartıyor.

Eski rektörlük binasının restorasyon sonrası hali yani Taş Bina, gelip geçenin merak ve ilgisini çekiyor olsa da henüz içine girmeyenlerin olduğunu düşünüyorum.

Zaman zaman aralıklarla ziyaret ettiğim Taş Bina’yı geçtiğimiz günlerde yine ziyaret ettik. Gazeteci arkadaşlarla hafızalarımızı yenilemiş olduk.

Öncelikle şunu belirteyim ki bu şehirde yaşayan herkesin Tarihi Bir Yolculuk İçin Taş Bina'yı Ziyaret Etmesi gerekiyor.

Çünkü yaşadığımız şehrin kıymetini bilip değerini anlamak için tarihini bilmemiz gerekiyor. Bilmemiz gerekiyor ki nerede yaşadığımızı gerçek manada anlayabilelim.

Bunun yanı sıra şehrimize gelen misafirlerimize de şehri tanıtmak için kullanacağımız en önemli lokasyonlardan birisi Taş Bina’dır. Giriş bölümünde misafirleri tarihi bir yolculuğa çıkaran odaların yer aldığı Taş Bina’da misafirler, geçmişten günümüze Konya’yı görsel şölenle tanıma fırsatı yakalıyor.

Kısaca bilgi vermek gerekirse de Taş Bina içerisinin giriş bölümü 6 ayrı odadan oluşuyor. Bu 6 ayrı odada Konya’nın geçmişten günümüze kadar yolcuğu anlatılıyor. Konya’nın diğer merkezlerini ziyaret etmeye fırsat bulamayan yerli ve yabancı ziyaretçiler Taş Bina’ya gelerek 6 odayı gezip, Konya’nın geçmişi ve bugünü hakkında bilgi sahibi olabiliyor. Odaların içinde bulunan dijital slaytlarla ile istenilen bilgi hem yazılı, görsel ve dinletilsel şekilde ziyaretçilere aktarılıyor. Yetkililerin her odada verdiği bilgi ile tarih hafızalara kazınmış oluyor.

Onun için ilk müsait zamanınızda Taş Bina’yı ziyaret ederek şehrimizi tarihiyle daha iyi tanıyın. Aksi takdirde Mevlana diyarı Selçuklu Başkenti bilgisinin ötesine geçilemiyor.

Kalın sağlıcakla…