Süresiz nafaka mağdurları çözüm bekliyor

Ocak ayında Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün süresiz nafaka ile ilgili açıklaması, sayısı on binlerle ifade edilen mağdur erkekler arasında heyecana neden olmuştu. Aradan geçen sürede konuyla ilgili bir gelişme olmaması toplumdaki 'süresiz nafaka' yarasının devam etmesine neden oluyor. Peki, süresiz nafaka borcunun doğrudan etkilediği kişiler bu konuda ne diyor? Nafaka mağdurlarının beklentisi ne? Süresiz Nafaka Mağdurları Platformu Başkanı Mesut Arabul, “Süresiz Nafaka Mağdurları Platformu olarak yapılması öngörülen düzenleme hakkında yasa yapıcılardan beklentimiz; Yoksulluk nafakasını süresiz olarak uygulamak yerine, belirli bir süre ile uygulanması. Takdir edersiniz ki ömür boyu borç insan fıtratına aykırıdır. Bir insanı ömür boyu süren bir borç ile yaşamaya mahkum ettiğinizde ve bu yükümlülüğü yerine getirmediği taktirde "Tazyik Hapsi" cezası verilerek 3 ay cezaevine atılıyor ve özgürlüğünün elinden alınıyor olması kişiyi içinden çıkılamaz bir psikolojiye sürükler” dedi. “MAĞDURUN HER GEÇEN YIL GEÇİMİNİ SAĞLAMASI BİRAZ DAHA ZORLAŞIYOR” Nafaka yükümlüsü kişinin ödemelerde büyük zorluklar yaşadığını ifade eden Başkan Arabul sözlerine şu şekilde devam etti; “Kamuoyunda "Süresiz Nafaka" olarak bilinen yoksulluk nafakası, boşanma ile yoksulluğa düştüğünü belirten kişinin (Kadın) karşı taraftan (Erkek) süresiz olarak talep edebildiği nafaka türüdür. Medeni kanun; ödeyen tarafın (Erkek) çalışıyor olup olmadığına, engelli olup olmadığına, yeniden evlenip evlenmediğine, borçlu olup olmadığına bakmaksızın 175. madde gereği kişiyi (Erkek) ömür boyu süren ve artarak yükselen bir borç yükümlüsü yaparak adeta nafaka yükümlüsü kişiyi boşandığı kişinin finansal kölesi yapıyor. Nafaka alacaklısının her yıl nafaka miktarında artırım talep etmesi sonucu ödenen miktarda yüzde 10-20 oranında arttırması ödeyen kişinin her geçen yıl geçimini sağlamasını biraz daha zorlaştırırken, karşı tarafın davaya bakması için tuttuğu avukatın da vekalet ücretini Nafaka yükümlüsünün karşılıyor olması ekstra bir mağduriyete sebep oluyor.” “SÜRESİZ OLARAK UYGULAMAK YERİNE, BELİRLİ BİR SÜRE İLE UYGULANMALI” Yoksulluk nafakasının süresiz uygulanması yerine belirli bir süre uygulanmasının doğru olacağını belirten Başkan Arabul, “2016 yılından bu güne dek yapılan çalışmaların sonucu 2018 yılında 100 Günlük İcraat Programı kapsamında Aile ve Adalet Bakanlıkları ortak bir çalıştay düzenlemiş nafaka konusunun taraflarını dinlenmişti. 2016 ila 2019 yılları arasında yapılan yerel ve genel seçimlerde verilen vaatlere ilaveten son olarak 2. Yargı Paketi kapsamında bizzat Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından taahhüdü verilmesine rağmen aradan geçen süre zarfında "Süresiz Nafaka ve Çocuk İcrası" düzenlemeleri hususunda somut bir adım atılmadı. Süresiz Nafaka Mağdurları Platformu olarak yapılması öngörülen düzenleme hakkında yasa yapıcılardan beklentimiz; Yoksulluk nafakasını süresiz olarak uygulamak yerine, belirli bir süre ile uygulanması. Süreye karar verilirken boşanma davasına bakan hakimin önceden belirlenen kriterler ışığında (nafaka talep eden kişinin yaşı, eğitim durumu, mesleki becerisinin olup olmadığı, kaç yıl evli kalındığı) 1 ila 3 yıl arasında süreye taktir etmesi. Tazyik Hapsi içinse ödenmeyen nafaka miktarını maddi imkansızlıklar nedeniyle ödeyemediğini kanıtlayan nafaka yükümlüsü kişinin tazyik hapsi cezasına çarptırılmaması. Nafaka alacaklısı kişinin Devlet desteği ile eğitim ve mesleki beceri edinmesi sağlanması, eğitimini tamamlayan veya mesleki yeterlilik sertifikasını alan kişinin iş sahibi olması hususunda İŞ-KUR'a müracaat etmesi zorunlu kılınması, kasti olarak çalışmayan kişi lehine hükmedilen nafakanın otomatikman iptal edilmesi” diye konuştu. “ÖDEME YAPAMAYAN KİŞİLERİN CEZAEVİNE GİRMEKTEN KURTULAMIYOR” Ödeme yapamayan kişilerin cezaevine girmekten kurtulamadığının altını çizen Başkan Arabul, bu durumun kişiyi de içinde çıkılamayan bir psikolojiye sürüklediğine dikkat çekti. Başkan Arabul, birçok mağdurun tehlike ile karşı karşıya kaldığını da ifade ederek ifadelerine şu şekilde yer verdi; “Takdir edersiniz ki ömür boyu borç insan fıtratına aykırıdır. Bir insanı ömür boyu süren bir borç ile yaşamaya mahkum ettiğinizde ve bu yükümlülüğü yerine getirmediği taktirde "Tazyik Hapsi" cezası verilerek 3 ay cezaevine atılıyor ve özgürlüğünün elinden alınıyor olması kişiyi içinden çıkılamaz bir psikolojiye sürükler. Bir çok mağdur bu tehlikeyle karşı karşıya kalıyor bir kısmı ailesinin desteğiyle ödeme yaparken ödeme imkanı olmayan kişiler cezaevine girmekten kurtulamıyor. Bu durumda bir süre sonra her ne kadar kesinlikle kabul etmesek de kişiyi kendi adaletini sağlamaya itiyor.” “HER İKİ TARAF İÇİN DE ADİL VE HAKKANİYETLİ BİR BAKIŞ AÇISI İSTİYORUZ” Hükümetten isteklerini de belirten Süresiz Nafaka Mağdurları Platformu Başkanı Mesut Arabul “Son iki yıl içerisinde yapılan çalışmaların sonucu olarak iki farklı görüş üzerinde duruluyor. İlki bizlerin de belirttiği gibi hakimin kriterler ışığında vereceği 1-3-5 yıl olarak öngörülen süreli nafaka ki bu her iki taraf için de adil ve hakkaniyetli bir bakış açısı, İkincisi ise kişi 1 gün dahi evli kalmış olsa boşanma sonrası 2 yıl nafaka alması ve daha uzun süren evlilikler için "Evlilik Süresi Kadar Nafaka" ödenmesini öngören yeni bir nafaka sistemi” ifadelerini kullandı. Hüseyin MENEKŞE