DİĞER KATEGORİLER

SOSYAL BARIŞ-1

SOSYAL BARIŞ-1 -Kutsi ÖNCÜ-Yeni Meram Gazetesi

İSLAM OYUNLARI 6

İnsan hayatı annenin yumurtası ile babanın sperminin buluşması sonucu (döllenmesiyle) rahim içine yerleşmesiyle başlar. Bebek bu süre içerisinde anne karnında asalak bir hayat sürer. Bütün ihtiyaçlarını göbek kordonuyla gelen anne kanından karşılar. Bir bebek dünyaya geldiği zaman hücreleri, dokuları, organları ve sistemleri arasında; entegrasyon, koordinasyon, işleyiş ve iletişimini tanzim eden bir yazılım üzere doğar. Bu yazılımların işleyişine organizmanın fizyolojisi diyoruz. Artık bebek su içinde, karanlık bir dünyadan çıkmış, aydınlık atmosfer havası ile solunum yapacağı yeni bir dünyaya teşrif etmiştir.

Bebek artık dünyanın saf, tertemiz, kirlenmemiş bir bireyidir. Annenin rahminde misafir ettiği bebeğini kucağına almasıyla birlikte bebeği arasında bambaşka bir muhabbet, sevgi ve gönül bağı teşekkül etmiştir. Özünden süzülen sütüyle bebeğine özünü vermiştir. Bu süreçten itibaren çocuk biyolojik, fiziksel, gelişimi ile birlikte ruhsal ve sosyal gelişimini de sürdürecektir. Karakter dediğimiz kişilik olgusu kemale ermiş olacaktır.

Kişilik gelişiminin en etkili olduğu süreç çocukluk dönemidir. Çocuk; sayfasında siyah bir nokta dahi bulunmayan bembeyaz bir defter gibidir. O deftere ne yazarsanız onu kabullenir ve alır. Bu kayıtların bir kısmı herhangi bir davranışın fotoğrafını almak, ya da videosunu çekmek şeklinde beyinde amigdale'nin/anı çekirdeğinin kaydına girer. Kişinin hayatının ileri dönemlerinde, herhangi bir zamanda bu kayıtlar davranışa dönerek uygulanır.

En kalıcı uzun ömürlü öğretiler davranış öğretileridir. Kalıcı davranış öğretilerinin en önemli kaynağı ailedir. Çocuk davranışlarına rehber edineceği öznesini, ilk olarak aileden seçer. Çocuk işlenmeye, şekil vermeye, yönlendirmeye muhtaç bir materyal gibidir. Aile bu materyalin işlendiği atölyedir. Ebeveynlerin/ anne-babaların atölyenin baş ustaları olduklarını unutmamaları gerekir. Özü-sözü-yüzü-gözü bütün değerleri atölyenin ürünü olan çocuğuna yansıyacaktır. Çocuk bu yansımaya göre şekillenecek ve kişiliğini/karakterini oluşturacaktır.  Tam da bu hakikate örnek bir anımı paylaşmak isterim.

Bir gün gecenin 3'ünde bir arkadaşım beni aradı. "Oğlunun eşinin kolunu kırdığını hangi hastaneye götürmesi gerektiğini" sordu. Bir anda spontane olarak şu soruyu sormak aklıma geliverdi.

-Değerli kardeşim sen de aynı yaşta gecenin o saatlerinde yengenin kolunu kırmıştın hatırlamadın mı? deyivermiştim.

Arkadaşım bu hatırlatmama çok bozuldu, oldukça sert bir tepki vermişti. Aslında maksadım arkadaşımı üzmek değil; ona aile atölyesinin nasıl bir etkileşim yaptığını anımsatmakdı. Çocukların kişilik/karakter gelişiminin etkilendiği ve şekillendiği bir değer atölye de okullardır. Daha  sonra çocuk rehberini/öznesini ve objesini okuldan/öğretmenlerinden seçer. Okullarda rehber öğretmenlik uygulamalarının başlatılması; bu anlamda çok yararlı bir uygulamadır. Ancak bu alanda hizmet verecek rehber öğretmenlerin nitelikleri, karakterleri iyi analiz edilmelidir.

Bunu çok basit bir örnekle açıklamak isterim;

Sigara içen, gömleğinin cebinde göstere göstere paket taşıyan ve öfke kontrolü bulunmayan birinin rehber öğretmenlik yapmaması gerekir. Öğretmen öğrencinin gözünde sözü güzel, özü temiz, davranışı doğru, örneklenmeye değer bir rehber olarak kabul görür. Cebindeki sigara paketi öğrencinin gözünde yerli yerinde bir davranış olduğu, sigara içme eyleminin ise uygun zararsız bir eylem algısını yerleştirir. çocukta sigara içme özentisi geliştirir.