SORULARLA BESLENME- Ümmü Gülsüm ETYEMEZ- Yeni Meram Gazetesi
Herkese merhabalar! Bu hafta sizlere beslenme ve diyet bilimi ile ilgili sık sorulan soruları cevapladım. Belki içinde sizin de cevabını aradığınız sorular vardır. Hadi o zaman, başlayalım!
1-Diyette aç kalırsam?
Öncelikle diyetin kelime anlamı aç kalmak, ekmeği kesmek, sürünerek zayıflamak değildir. Sizin yaşam tarzınız baz alınarak ve size özel olarak yazılan listelerle sürdürülebilir beslenme modelini hayatınıza entegre edebilmek ana hedefimizdir. Bu şekilde bir uzman tarafından yazılan listelerle aç kalacağınızı düşünmüyorum.
2-Beyaz ekmek gerçekten kötü mü?
Hiçbir besini karalama gibi bir tarzım yok. Fakat diyet sürecinde işimizi kolaylaştıracak birkaç nokta var ki; biri de ekmek mevzusu. Ekmeği kesmiyoruz çoğunlukla türünü değiştiriyoruz. Çünkü diyet sürecinde ani kan şekeri dalgalanmaları istemeyiz. Beyaz ekmek yüksek glisemik indeksi sebebiyle kan şekerini hızlıca yükselttiği gibi aniden de düşürür. Kişide yedikçe yeme hissiyatı oluşturduğundan porsiyon kontrolünü sağlamak zor olmaktadır. Basit karbonhidrat içeriği ile ihtiyaç fazlası tüketimi özellikle göbek bölgesi yağlanmalarına sebebiyet vermektedir. Tahıllı ekmekler ise düşük glisemik indekse sahip olmakla beraber yüksek lif oranı sayesinde uzun süre tokluk sağlamaktadır. Lifli yapısı aynı zamanda bağırsak sağlığımızı da koruyup geliştirmeye yardımcı olur. Bu iki ekmek kalori bakımından değerlendirildiğinde aralarında pek fark yoktur, tahıllı dahi olsa porsiyon kontrolünü sağlamak ciddi önem taşır.
3-Çikolatadan vazgeçemiyorum!
Diyetisyenlerin görevi sürdürülebilir beslenmeyi empoze etmeye çalışmak iken; hayatınızdan çikolatayı çıkarmanızı istesek bu ne kadar sürdürülebilir olur? Bir daha çikolata, çiğ köfte, patates yemeyeceksiniz diye bir kanun yok. Doğru miktarda, doğru zamanda yeme diye bir şey var ki biz, sizlere bunu anlatıyoruz.
4-Su yerine çay/kahve/maden suyu içiyorum?
Hiçbir şekilde çay, kahve, soda, maden suyu, gazlı ve şekerli içecekler su yerine geçmez! Günlük içmeniz gereken su miktarını yalnızca sudan karşılamalısınız. Vücudunuzun fizyolojik işleyişinin devamı için gerekli olan madde çay, kahve değil; sudur. Sık yapılan bir diğer hata ise su içmek için susamayı beklemektir. Beklemeyin! Vücut fonksiyonlarınızın kaliteli işleyişi için mümkün olduğunca vücudunuza susuzluk hissi yaşatmamalısınız.
5-Sadece meyve yememe rağmen neden zayıflayamıyorum?
Tek tip beslenme önerilen bir beslenme modeli değildir; her besin grubu vücuda alınmalı ve bu besinlerde çeşitlilik sağlanmalıdır. Nasıl ki ilacı zehirden ayıran şey dozu ise, dozunda abartıya kaçılan hiçbir besin de masum değildir. Evet, bu meyve olsa bile. Meyvede de früktoz dediğimiz meyve şekeri bulunur ve ihtiyaç fazlası vücutta yağa dönüştürülür.
6- 3 ana-3 ara öğün beslenmek şart mı?
Sizi, diyabet gibi düzenli aralıklarla öğün yapmaya iten bir hastalığınız yoksa 6 öğün beslenmeniz şart değil. Sizin tüm yaşam tarzınız sorgulanarak kiminize 3 ana öğün yazarken kiminize 2 ana öğün yazabiliyoruz.
7-Bir haftada kaç kilo veririm?
Kilo vermenizi etkileyecek pek çok faktör var. Psikolojik yönden kendinizi hazır hissetmeniz ve diyetinize sadık kalabiliyor olmanız bence en önemli iki etken. Öylesine diyete başlayıp bırakanlar, bugün son yarın başlıyorum diyenler, diyeti bozup tekrar nasıl başlayacağını düşünenler…
Öncelikle diyet sizin düşündüğünüz gibi bir dilim kekle bozulacak ya da pazartesi başlanıp pazar bitirilecek bir sistem değil. Diyet bir prensipler bütünüdür; bu prensiplere bağlı kalırsanız sizin için en iyi süreyi vücudunuz zaten belirleyecektir.
Kilolarınızı nasıl ki bir anda almadıysanız; elbette bir anda vermeyeceksiniz. İdeal olan haftada 0,5-1 kg kayıplarıdır. Elbette uygun şartlar sağlandığında bu rakam artabilmektedir.
8-Her gün tartılmak yanlış mı, neden?
Bir günde yiyip içtiklerinizin ertesi gün tartıya yansımasını beklemek bana sorarsanız yanlış, evet. Vücudunuza yapım-onarım olayları için zaman tanımalısınız. Tartılmadan önce aşırı tuz ya da sıvı alımınız, karbonhidrat ağırlıklı beslenmeniz veya regl döneminde olmanız tartıyı yanıltarak sizleri demoralize edebilir. Bu sebeple önerilen, haftada 1 kez, aynı şekilde ölçüm almaktır.
9-Bu hafta niye az kilo verdim/veremedim?
Vücudunuzu robotikleştirmeyin;, bir hafta 3 kg verip sonraki hafta 800 g vermiş olmanız sizi başarısız kılmaz. Vücudunuz sistemler bütünüyken, ona robot muamelesi yapmak haksızlık olacaktır. Hatta körü körüne tartıya bağlı kalmak da sizi boş yere moral olarak aşağılara çekebilir.
Diyette total kilo kaybından ziyade önemli olan yağ kaybıdır. Yağdan kaybedip kas kazanmanız sizi tartıda kilo verememiş gösterir. Bunun önüne geçmenin en iyi yolu ise mezura ölçümü almaktır. Mevcut incelmeleriniz yağdan kilo verdiğinizi gösterecektir.
10-Diyette pizza, lahmacun yiyebilir miyim?
Diyet ve pizza?
Elbette sizlere pizzayı, lahmacunu hayatınızdan çıkarın demeyeceğim fakat özellikle kilo verme sürecinde olanların bilinçli ve kontrollü tüketimlerini sağlamak zorundayız. İşin en önemli kısımlarından biri olan “diyette dengelemeyi” muhakkak öğrenmemiz gerekiyor.
Tüketim sıklığını ve miktarını abartmadan tüketmemiz gereken pizza gibi fast food besinlerin içeriği kalori ve karbonhidrat bakımından yüksektir. Bu sebeple bu tip besinlerin yanındaki salatanın yağsız/sossuz olması ve içecek olarak ayran tercih edilmesi önerilmektedir.
Evet, bu hafta sizlerle merak edilen 10 diyet sorusunu cevaplamış olduk. Umarım kendinizden birkaç parça bulabilmişsinizdir.
Haftaya görüşmek üzere.. Kendinize iyi bakın, sağlıcakla kalın!