SİYASET START ALDI- Mehmet HANÇERLİ- Yeni Meram Gazetesi
Geçtiğimiz bir hafta içerisinde siyasette büyük atılımlar, değişimler oldu. Sanki bütün partiler startlarını verdiler. Bir taraftan tüzük kurultayının ön görüşmelerini, diğer taraftan yerelde ve genelde belediye başkanları ve meclis üyelerinin istifaları ve kongre kararı. Allahu alem, siyaset arenası ısınacak. Tabii ki şunu vurgulamakta var, bu ısının 6'lı masanın ana ortağı ve görünmeyen ortağı haricinde hissedilmedi. Yerel seçimlerde bir varlık gösteremeyen partilerde bir devinim söz konusu değil.
Bir cümle ile de olsa İYİ Parti'den bahsedecek olursak Meral Hanım'ın genel başkanlığı bırakmasından sonra bir erime söz konusu sanki. Parti içerisinde cansiperane çalışan teşkilat mensupları genel başkanlarını bir kenara bırakıp Sayın Yavuz Ağıralioğlu'ndan medet umuyorlarsa İYİ Parti'nin oy oranı diğer 4 ortak gibi yüzde 1'in altına düşer.
Bir önemli ve önemli olduğu kadar da tuhaf bir toplantıda Ankara'da yapıldı. CHP tüzük kurultayı öncesinde Sayın Kılıçdaroğlu, Sayın Özel ve Sayın Yavaş değerlendirmelerde bulunmak üzere ABB'nin Mogan Tesisleri'nde bir araya geldi.
Yaklaşık 2,5 saat süren görüşmede partinin kurmayı Sayın İmamoğlu yoktu. Sayın Kılıçdaroğlu'nun isteği doğrultusunda mıdır yoksa Sayın İmamoğlu'nun mazeretinden dolayı mıdır, toplantıda bir eksik vardı. Zira cumhurbaşkanlığı seçimi kazanılmış olsaydı cumhurbaşkanı ve 2 yardımcısı orada olmalıydı.
Tuhaflık biraz da şuradan mı kaynaklanıyor? Önce belli delege yönlendirmeleri ile genel başkan seçiliyorsunuz. Sonra haminizin isteğine boyun eğip belediye başkan adaylarını belirliyorsunuz. Sonrası Kılıçdaroğlu ve ekibinin partiden attığı Bolu Belediye Başkanı'nı tekrar partiye alıp aday ve başkan yapıyorsunuz. Sonrası daha da vahim. Sayın Kılıçdaroğlu'nun tüzükle alakalı formalite icabı görüşlerini alıyorsunuz.
Bir bilen kardeşimizin ifadesi. Kılıçdaroğlu bu kongrede varlık gösteremezse yeni bir parti kurar. Bu yeni partiye kendisinin belirlediği milletvekillerinden kaç tanesi gelir, bilemeyiz.
Gelelim AK Parti'nin 3 Eylül Salı günü yaptığı MKYK ( Merkez Karar ve Yönetim Kurulu) toplantısına partinin en yetkili ve üst organı. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan partiyi kongreye götürecek MKYK kararını imzaladı.
Takvim belli. 21 Eylül itibari ile delege seçimlerine ilişkin takvim hazırlanacak. 12 Eylül'de belde kongreleri başlayacak. Sonrası ilçe kongreleri tamamlanacak. 28 Aralık itibari ile de illerin kongreleri start alıyor. İl kongrelerinin tamamlanması muhtemelen 2025 yılının mart ayını bulacak. Mart 2025'te ise büyük kongrenin tarihi belirlenecek. Bu tarih de muhtemelen mayıs ve haziran ayında gerçekleşecek. Tarihlerde ufak tefek sapmaların olması muhtemeldir.
Burada tabanın beklentisi partinin değişime tabi tutulması. Yeni kadrolar ile tekrar bir Bismillah denilmesini arzu ediyorlar. Söylentilere göre parti tabanı ve üst kurullarının yüzde 60 civarında değişeceği yönünde.
Hatırlarsınız bundan önceki olağanüstü kongrede MKYK'da yüzde 60 civarında bir değişim söz konusu idi. Ancak bir bakıma MKYK 'nın encümeni konumundaki MYK( Merkez Yürütme Kurulu) da fazla bir değişim görülmedi. 18 MYK üyesinin 14 tanesi yerini korudu. Diğer 4 değerli üye de yine üst düzey görevlere verildi.
Kamuoyunun genel beklentisi mental yorgunluğu had safhaya ulaşmış partililerin dinlendirilmesi yönünde. İstenen değişim, dönüşüm ve söylemler bu dönemde de değiştirilmez ise sonuçları kötü olabilir.
Bir diğer spesifik konu. Belediye başkanları ve meclis üyelerinin bulundukları partiden istifa etmeleri. En önemlisi de YRP'nin tek Büyükşehir Belediye Başkanı Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mehmet Kasım Gülpınar, partisinden istifa ettiğini, şimdilik bağımsız bağımsız çalışacağını duyurdu.
Bu açıklamaya en sert tepkiyi de partinin genel başkanı Sayın Fatih Erbakan verdi. “Kendisi için sirk cambazı ve zübük ifadelerini kullanan bir yapıya tekrar gitmek isterse diyecek bir şey yok.” ifadelerini kullandı.
Konya'mızda ise YRP'den seçilen Yalıhüyük Belediye Başkanı Sayın Mehmet Ali Yılmaz ile 31 Mart seçimlerinde Konya'nın Ahırlı ilçesinde İYİ Parti'den Belediye Başkanı seçilen Ali Üzlük partilerinden istifa ettiler. Anlayabildiğimiz kadarıyla AK Parti kendisine katılmak isteyen başkanların önce bağımsız olarak çalışmasını akabinde de uygun görülürse partiye katılımlarını istiyor.
Bazı başkanlar “Bana teklif ile gelsinler şartlarım var.” siyasetini güderlerse daha çok beklerler sanki. Aslolan mücavir alan içerisine yapılacak hizmet değil midir?