DİĞER KATEGORİLER

Samimiyet

Samimiyet-Hüseyin TOPTAŞ- Yeni Meram Gazetesi

İSLAM OYUNLARI 6
Allah (cc) şöyle buyuruyor: “Biz bu kitabı sana gerçeğin bilgisi olarak indirdik; öyleyse içten bir inanç ve bağlılık göstererek (samimi olarak) sadece Allah’a ibadet et.” (Zümer, 39/2) Peygamber Efendimiz (sav): “Allah, ancak samimiyetle ve sadece kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder.” (Nesai) buyurmuştur. Samimiyet hem Rabbimize karşı kulluk vazifelerimizin yerine getirilmesinde hem de beşerî ve sosyal münasebetlerimizin sağlıklı bir şekilde yürütülmesinde sahip olmamız gereken en önemli özelliklerdendir. Din, özü itibariyle ihlas ve samimiyetten ibarettir. Samimiyetin olmadığı yerde dinden veya dindarlıktan bahsetmek mümkün değildir. Dindar görünerek insanların iyi niyetlerini suiistimal eden bir kimse olsa olsa şarlatanlık yaparak insanlar arasında dolaşan şeytanların dostları olabilir. Söz ve davranışlarımızın Allah katında değer kazanması, samimiyetimize bağlıdır. İnandım ve iman ettim diyerek samimiyetten yoksun yapılan ibadetlerin Rabbimizin nezdinde bir değeri yoktur. Samimiyetimiz dilde ve amelde her şeyi ile kendini göstermelidir. Hz. Peygamber (sav), ashabı ile sohbet ederken ‘Din samimiyettir.’ buyurdu. Biz, ‘Kime karşı (samimiyet)?’ deyince, “Allah’a, Kitabı’na, Resûlü’ne, Müslümanların idarecilerine ve bütün Müslümanlara.” (Müslim) diyerek samimiyetin alanını çizmiştir. Allah Rasulü (sav) “Allah sizin görünüşlerinize ve mallarınıza bakmaz, ancak kalplerinize ve amellerinize bakar.” (Müslim) buyurmuş ve kendisine bağlılık yemini ederek biat edenlerden “bütün Müslümanlara içtenlikle ve samimi davranmaya” söz vermelerini istemiştir. Peygamber Efendimiz bu sözleri ile müminin hayatı boyunca dikkat etmesi gereken hem samimiyetin önemine vurgu yapmış hem de samimiyetten uzaklaşmamak için bizleri uyarmıştır. Mü’min, gerek yaptığı ibadetlerde gerekse beşeri ve sosyal münasebetlerinde sözlü veya fiili ne yaparsa yapsın samimi olarak Allah için yapmalıdır. "Benim namazım, (her türlü) ibadetim, hayatım ve ölümüm, hepsi âlemlerin rabbi olan Allah içindir.” (Enam 162) anlayışına uygun olarak bir hayat yaşamalıdır. Doğru bir iman, doğru bir tevhid inancına sahip olmak için imanından amele varıncaya kadar hiçbir zaman samimiyetten ayrılmamalıdır. İki cihan saadeti elde etmenin yolu hayatını imanına göre tanzim ederek yaşanan sözde kalan bir iman değil aksiyon haline gelmiş bir imandır. İman sahibi olmak bir iddiadır. Bu iddianın ispatı da ameldir. Peygamber Efendimiz “Kabul edileceğine gerçekten inanarak Allah’a dua edin. Biliniz ki, Allah (cc), ciddiyetten uzak ve umursamaz (samimi olmayan) bir kalp ile yapılan duaları kabul etmez.” (Tirmizi) buyurmuştur. Samimiyetimizi muhafaza etmek temennisi ile…