SÂHİ, RUHUNUZUN DEĞERİ KAÇ PARA EDER?- Medine EKMEKCİ- Yeni Meram Gazetesi
Kıymetli dostlar, Pandemi ile birlikte hepimiz için yeni bir dünyanın başladığını söylemiştim geçmiş yazılarımda. Vee bugün nur topu gibi bir varyantımız doğdu. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca: Kovid-19’un Eris varyantı Türkiye’de 9 kişide görüldüğünü söyledi.
Gündeme bomba gibi düşen bu varyantlar yeniden kapanmalara sebep olur mu? Ekonomi psikolojiyi sosyoloji açısından Türkiye bu kapanmaları kaldırabilir mi? Ve daha pek çok sorunun cevabını yakında göreceğiz.
Bu arada geçen kapanmalarda komplo teorisi olarak ifade edilen iddiaların gerçekliğine hepimiz şahit olduk.
Bununla birlikte özellikle DİJİTAL dünyada da çok önemli gelişmeler oldu.
Bu yazımda uzun süredir dilimize pelesenk olan en popüler terimlerinden birisi Metaverse’den bahsetmek istiyorum.
Son zamanlarda sıkça duyduğumuz ‘metavers’ kelimesini ‘öte evren’ veya ‘öte âlem’ şeklinde çevirebiliriz.
Mark Zuckerberg, bu kavramı; ‘izleyici kalmayıp içinde yer alacağımız, vücut bulmuş bir internet ortamı’ olarak tanımlıyor.
‘Metavers’i tam anlamıyla deneyimlemek, sanal gerçeklik teknolojisinin yaygınlaşmasıyla mümkün olacak.
Bu dünyada insanlar farklı elektronik aletlere geçiş yapabiliyor ve sanal ortamda iletişim kurabiliyor. Bu durumda bir bilgisayara bağlanmanıza gerek kalmıyor.
Metaverse, artırılmış gerçeklik ürünlerine ve hizmetlere deniliyor.
Zuckerberg’in ‘teleportasyon’a benzettiği bu duruma göre ekranlar, hologramlar, artırılmış gerçeklik gözlükleri zamanla sanal bir evrende buluşarak, bir tür hareketliliğin akışını mümkün hale getirecek.
Biliyorum birçoğumuz için bu yazılanları anlamak, kavramak zor. Ama hepimiz bu değişime hızlı ayak uydurmuyor muyuz?
Zaten ayaküstü hipnozlu varlıklardık. Düşünemiyoruz, duru gözümüzü kaybettik. İnsanlıktan çıkmamıza ramak kalmışken.
Tuhaf tuhaf kavramların hayatımıza girmesiyle benliğimizi de tamamen almazlar umarım..
Her şeyin sanallaştığı bir dünyada zihin hayal ile gerçeği nasıl ayırt edecek? Çoktandır sanal araziler, sanal mal mülk, sanal para satışları var.
Aşklar da sanal yaşanıyor artık. Geçenlerde sanal ilk evlilik duyuruldu.
“Büyük sıfırlama” dedikleri şey bu olsa gerek!
Robot çağı insanlığın sonunu mu getirecek? Hepsi muamma.
Öyle bir dönemde yaşıyoruz ki; deprem oldu, sel felaketi oldu derken, stokçuluktan kaynaklanan zamlarda sağanak sağanak üzerimize yağdı. Şu ana kadar hayatta kaldığımıza şükrediyorum.
Bazen düşünüyorum da; bu dönemin insanı değiliz galiba.
Hâsılıkelâm; bir ruhumuz kalmıştı almadıkları!
Şimdi onu da istiyorlar. Sâhi ruhunuzun değeri kaç para eder?