DİĞER KATEGORİLER

Ödül almak için kaç para harcadım?

Ödül almak için kaç para harcadım?- Medine EKMEKCİ- Yeni Meram Gazetesi

İSLAM OYUNLARI 6

Kıymetli dostlar, içinde bulunduğumuz ekonomik durum, içinde bulunduğumuz salgın süreci ve daha pek çok koşul vatandaş olarak daralttı, bunalttı bizleri.
Belirli periyotlarla gelen zamlara rağmen hala ayakta ve hayata kaldığımız için şükrediyorum.
Hayatın kasvetine, hayatın zorluğuna, hayatın çetinliğine rağmen(!) hayatta kalmaya çalıştığımız şu günlerde güzel bir haberle geldim.
İstanbul’da Conrad otelde Moonlife dergisinin düzenlediği The Best of Time (Zamanın En İyileri) ödül gecesinde, “Yılın En İyi Sohbet Programı” ödülüne layık görüldük.
Kanal D, Atv, Show, Star, CNN, NTV kanallarına ve daha pek çok ünlü sanatçılara ödül verildi.
Kanal 42’ de yaklaşık 1 yıldır canlı yayın yapıyorum. 1 yılda 2. ödülü almak çok güzel bir duygu. Hani anlatılmaz yaşanır mukabilinden. Canlı yayınıma katılan konuklarım hepsi alanında uzman ve üst düzey şahıslar. Benimle düzenli olarak canlı yayın taleplerine ayrıca mutlu oluyorum. Şunu da ilave ediyorlar: Bu ödüller boşuna değil!
Öncesinde kötü bir yolculuk geçirmeme rağmen son dakika geceye yetiştik. Kırmızı halının üzerinde yürümek insanın duygularını hoş tutuyor. Yıldızlar geçidiydi resmen!.
Öyle bir ortamda ismimin anons edilmesi o kadar tatlı bir heyecan ki! Anlatmaya minnak kalbim kaldıramayabilir.
Ödülümü bu kez; hak ettikleri değerin verilmediği bu gezegende, kız çocukları adına aldım!.. Bu şahaşahalı gecede pırıl pırıl parlayan gözlerle herkes çok mutlu görünüyordu.
Sevgili dostlar, çevremdekilere desem ki; çok zor durumdayım yardıma ihtiyacım var! İnanıyorum bir çok kişi koşarak gelecektir. Ödül aldığımda ise, pek az kişi tebrik edip başarımı mutluluğumu paylaştı. Tanımadığım pek çok insan tebrik etti sağ olsunlar. Bu süreçte her daim yanımda olan, mensubu olmaktan onur duyduğum YENİ MERAM GAZETESİ'NE hassaten teşekkür ediyorum.
Gelelim asıl konuya! 2 ay içinde 2 ayrı ödüle layık görülen Medine Ekmekci neden bu sıklıkta ödül alıyor? Ödül almaya kaç para veriyor? Sorular... sorular... sorular...
Yapı olarak ketum birisiyim, bu yazdıklarımı çok yakın dostlarım haricinde kimse bilmez. Dolayısıyla Medine’nin hayat hikayesini de pek bilen yoktur.
Öncelikle organizasyonu yapan şahıslarla ilk defa tanışıyorum. Beni nereden keşfettikleri ile ilgili fikrim yok.(Allah, “Yürü ya kulum” dediyse vesileler oluyor) ...Haliyle ciddi bir araştırma yapmışlar. Bir konuda kendinizi ispatlamadıysanız, insanlar sizin kara kaşınıza ödül vermiyorlar!
Ayrıca öyle her önüne gelene de ödül vermiyorlar. Padişahın kızı da değilim ki soyumuza istinaden versinler. Ayrıca bu ödüllere para harcayacak kadar aptal değilim! Hele ki ekonomik kriz varken!
Hasılı kelam; Medine Ekmekci sabah namazında kalkar araştırmalarını yapar, dersine çalışır. Haftada 2 kitap okur. Ailesine, çevresine, topluma karşı sorumluluklarını yerine getirir. Vakıf dernekler de gönüllü çalışandır.
Çoğu zaman arkadaşlarının; -kahve içelim, sohbetini özledik! Taleplerine -en kısa zamanda! ifadesini kullanmak durumunda kalınca, -Konya esnafı gibi oldun! derler.
Arkadaşlarının tatlı nazını sitemini çeker! Keyfinden dostlarından ödün vermek durumunda kalır!
Hayatın kısa olduğunun farkına varıp, güzel eserler bırakmak için var gücüyle çalışmayı kendine düstûr edinmiştir.
Bu eserlerden birisi de; Ribat FM de özellikle çocukların istifade edecekleri, sahabelerin çocukluk dönemlerini anlatır. Proje çocuklar olunca keyifle yapar.
Cumartesi günleri sizlere keyifli yazılar sunmak için, beyin ve kalp sürahisini doldurma gayretindedir. Kalemi yettiğince yazar.
Hafta sonlarında sanatla hayatını şenlendirir. Tuvale resim çizer, zihnini boşaltır. Hayatta böyle değil midir? Palet üzerinde tuvale yayılmayı bekleyen renkler skalası...
Ha bu arada-tüm bunlara yetişeyim- derken akşam ayaklarının sızısından yakınır!. Kimseyi kırmak incitmek istemeyen Ekmekci, darda kalan, zorda kalan, gönlü sıkılan dostlarına gönüllü psikologluk yapıp, dualarını alır. Çünkü onların duasıyla daha nice güzel kapılarını açacağını bilir.
Şu hayatta gönüllere girmenin ne denli kıymetli olduğunu bilir. Ve Allah ona öyle bir misyon yüklemiştir ki! Toprak gibi her şeyi kapsadığından belki de, çevresindekileri rehabilite eder! Derya gibidir, ancak dalınca hazinelerini keşfedersiniz!
Dolayısıyla hayatta bir şeyi “hak etmek” vardır! Bunun sebebini ve nedeninin en doğrusunu Allah bilir...
Bir dostumun şu telkinini aldım gönlüme taç ettim:
Kendi ışığına güvenen, başkasının parlamasından rahatsızlık duymaz! /Victor Hugo