DİĞER KATEGORİLER

NEREDE ESKİ BAYRAMLAR

NEREDE ESKİ BAYRAMLAR- Mehmet HANÇERLİ- Yeni Meram Gazetesi

İSLAM OYUNLARI 6

29 Ekim Salı günü Cumhuriyetimizin 101. kuruluş yıl dönümünü kutladık. Genç Cumhuriyet kuruluşundan bu yana bir asrı devirmiş ikinci asra yelken açmış nice asırlara da birlikte erişilir inşallah. Cumhuriyet değişiyor, gelişiyor, sanayisi ile insanın hayat standardının yükselmesiyle, caydırıcı gücü ile günden güne daha büyük hedeflere doğru ilerlemekte.
Eski defterleri kabartmak adına söylemiyoruz ancak bize ne oldu böyle? Dini bayramlarımızda da milli bayramlarımızda da bir coşku kalmamış. Ramazan ve Kurban Bayramları mevsimine göre kaplıca ya da deniz veya doğa turizmi için bir tatil hüviyetinde.
Milli bayramlarımızda da bir heyecan yok. Cumhuriyet, 23 Nisan, 19 Mayıs vb. bayramlarımızda eski, görkemli kutlamaları arıyor gibiyiz. Eskiden milli bayramlarımızda Konya Stadyumu o zamanlar 20 bin seyirci kapasiteli idi. Stadı öğrenci ve velileri ile tamamen dolardı. Öğrencilerin geçit töreni, kortej ve gösterileri ne kadar da güzel olurdu.
Özellikle 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları Konya'mızda Anıt Alanı'nı Gar'a bağlayan Ferit Paşa Caddesi üzerinde yapılıyor. Öyle bir heyecan vardı ki Ferit Paşa Caddesi'nin kaldırımları bayramları gönülden yaşayan insanlarla dolardı. İnsanlar bayramı izlemeye gelirler. Hele ki kortej geçerken göğüslerimiz kabarır, alkış tufanı kopardı. Bayram korteji geçişi öncesi şehrin valisi, belediye başkanı ve garnizon komutanı halkı selamlar ve bayramlarını kutlardı.
Şimdilerde özeleştiri yaparsak ne kaldırımlarda insan seli var ne de heyecan. Protokol boş kaldırımları selamlıyor maalesef. Eskilerde öyle bir kortej olurdu ki saatler sürerdi. Esnaf odalarının geçit korteji çok eğlenceli olurdu. Üstü açık kamyonet üzerinde berberler insanımızı tıraş ederlerdi. Toplumun her kesimi bayram kortejine katılmayı bir görev olarak algılarlar ve onore olurlardı. Karaman'daki bisküvi fabrikaları korteje katılır seyircilere bisküvi ziyafeti verirlerdi.
Daha neler olmazdı ki. Çiftçiler, bayanlar, erkekler, seyircilere atılan çikolatalar, hepsini zikredemeyiz. Daha neler neler. Bütün mesele şu idi. Cumhuriyet'in özümsenmesi kortoje ve seyre katılımın bir ulusal görev olarak addedilmesi idi. Sonrası kamu kurum ve kuruluşları kendi aralarında yarışırlar. Hava Kuvvetleri 3. Ana Jet Üssü'nin devasa itfaiyesi hala belleklerde.
Dahası mı ambulanslar, DSİ, Karayolları, Belediyeler, Orman Bölge Müdürlüğü, eski YSE veya Köy Hizmetleri daha onlarca resmi daire ya da kamu kurumu. Cumhuriyet heyecanı hem sivil toplum örgütlerinde hem de halkta biraz azalmış galiba. Bu heyecanın tamamını da şehit ve gazi derneklerine yıkmamak lazım.
Eski bir anımı ifade etmek isterim. 1986-87'li yıllar. Hadim Belediyesinde görevliyiz. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları yapılacak. Belediye olarak bir kamyonun üzerinde o zamanki belediyecilik örneklerini sergilemek istedik. Kamyonun üzerine kanalizasyon büzü, tretuvar ve yol altyapısı boy kesitini uyguladık. Kamyon 23 Nisan'da resmi geçit törenine katılacak.
Hesap etmediğimiz tek bir şey vardı. Hadim'in rakımdan dolayı hava şartları. Gece 20 santim kar yağdı, törenler de iptal edildi. Burada vurgulamaya çalıştığımız 1980'li yıllarda dahi taşrada milli bayram kutlamaları yapılıyor idi.
Günümüze geldiğimizde Ferit Paşa Caddesi'nde 50-60 kişilik üstü kapalı bir tören alanı, boş kaldırımlar ve gayet sönük bir kortejden başka bir şey yok sanki.
Kortej geçerken dahi tretuvarda gideceği yeri adımlayan memleket insanının da umurunda değil. Bizlere neler oluyor? Anlamak mümkün değil doğrusu. Eskiden bir yerlerden bir İstiklal Marşı okunduğunu duysak insanlar fiziki olarak tıp oynar, yere çakılırdı. Şimdilerde bu görüntülere de ulaşamaz olduk.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun. Emeği geçenlerden Allah razı olsun. Yedi düvelle savaşıp muzaffer olanlara minnettarız.
Bizim de eskiden olduğu gibi milli ve manevi değerlere sahip çıkmamızın gereğini vurgulamakta fayda var.
Saygılar efendim.