Küflü peynir adeta küllerinden doğdu.

"Konya yeşil peyniri" adı ile piyasaya sürülen küflü peynir, lezzeti ile Konya ve çevresi dışında Ankara, İstanbul ve İzmir'den de talep görmeye başlayınca üretici firmalar gözünü ihracata dikti. TÜMSİAD Konya Şube Başkanı Akpınar: "İthal edilen rokfor küflü peynirler çok pahalı fiyatlara satılmaktadır. Konya yeşil peyniri üreticileri olarak yurt dışından gelen rokfor küflü peynirden daha kalitelisini, daha lezizini üretiyoruz" Yüzyıllardır Konya'da tüketilen ancak geçmişte üretim izni alamadığı için büyük sıkıntılar yaşayan küflü peynir, onaylı işletmelerde üretilmesi, güvenilir ham madde ve rakforti kültürü kullanılması şartları üretilmeye başlanınca adeta küllerinden doğdu. Yeni standartları ve “Konya yeşil peyniri” adı ile üretilen peynir, yerini aldığı raflarda büyük ilgi görmeye başladı. Konya ve çevresinin dışında Ankara, İstanbul ve İzmir'den de taleple karşılaşan firmalar gözünü ihracata dikti. Yaklaşık iki yıl öncesine kadar üretim koşullarının kötülüğü nedeniyle yüklü miktarlarda ceza yiyen, tonlarca ürünü imha edilen, denetim elemanlarıyla adeta köşe kapmaca oynayan firmalar, bu işin böyle yürümeyeceğini anlayınca Konya Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne müracaat ederek çözüm bulunmasını istedi. Kendisi de küflü peynir üreticisi olan Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) Konya Şube Başkanı Cemalettin Akpınar öncülüğündeki iş adamları grubunun müracaatıyla, küflü peynire bir standart getirilmesi ve hijyenik koşullarda üretilmesi için iki yıl önce Selçuk Üniversitesi, Konya Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Konya Ticaret Odası, Büyükşehir Belediyesi ve TÜMSİAD Konya Şubesi işbirliğinde çalışma grubu oluşturuldu. Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nihat Akın tarafından ürün üretim süreci belirlendi. Fakültenin laboratuvarında analizleri yapıldı. Hazırlanan rapor Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına sunuldu. Bakanlığın, bu ürünün onaylı işletmelerde gerekli şartlar yerine getirildikten sonra piyasa sunulabileceği yönünde görüş bildirmesi üzerine Konya Ticaret Odası tarafından Coğrafi işaret ve isim hakkı için Patent Enstitüsüne müracaat edildi. Bu arada, firmalar da işletmelerinde gerekli hijyenik şartları oluşturmak için yeniliklere başladı. Fabrikalar, oluşturulan yeni standartlara göre işletmelerini yeniledi. Yaklaşık 2 yıl süren çalışmanın sonunda belirli standartlarda ve hijyenik şartlarda üretilmeye başlanan "Konya yeşil peyniri", lezzeti ile Konya ve çevresinin dışında Ankara, İstanbul, İzmir gibi büyük illerden de talep görmeye başladı. Küflü peynirin adeta küllerinden doğduğu süreci AA muhabirine anlatan Akpınar, yüzyıllardır atalarının ürettiği Konya küflü peynirini belirli bir standarda kavuşturarak "Konya yeşil peyniri" adı ile piyasa sürmenin mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Konya'da 9 firma olarak yaklaşık bin ton peynir ürettiklerini ifade eden Akpınar, yaşadıkları süreçle ilgili şu bilgileri verdi: "İş adamları derneği olarak Konya’daki esnafımızın bu konudaki sıkıntısını ele aldık. Şehrimize, ülkemize ve dünyaya bu ürünü 'Konya yeşil peyniri' olarak yeniden kazandırdık. İki yıllık sürede öce eski ismi ile küflü peyniri üreten firmalarımızla bir toplantı yaptık. Değişim için bir karar verdik. Bu konuda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğümüzle görüştük. Çeşitli kurumların desteğiyle bu süreci başlattık. Amacımız, sağlığa zararlı mı faydalı mı diye araştırılmasını sağlamaktı. Selçuk Üniversitesi Gıda Mühendisliği laboratuvarı kullanıldı. Burada yaklaşık 1,5 yıla yakınKonya’daki üretilen tüm küflü peynirlerden numuneler alınarak incelendi. Sonucunda gördük ki, gerçekten ecdadımız çok güzel bir gıda tüketiyormuş. Konyayeşil peynirin benzeri Fransa’da rokfor küflü peyniri olarak üretilmektedir." Akpınar, yapılan tahliller ve getirilen standartlarda üretime başladıklarına işaret ederek, "Konya yöresel ürünü olarak patent almak için Konya Ticaret Odasının gayretleriyle müracaat ettik. Patentini ve Bakanlığımızdan gıda üretim izin belgelerimizi aldık. Küflü peynir için oluşturulan hijyenik ortamlarda üretimlerimizi gerçekleştiriyoruz" diye konuştu. - "Rokfor'dan daha kalitelisini üretiyoruz" Yeni standartlar ışığında yıllık 5 bin ton üretim hedeflediklerini dile getiren Akpınar, şunları kaydetti: "Hedefimiz bin tonluk üretimi 5 bin tona çıkarmak. Çoğunlukla Anadolu’da ürünlerimiz tüketilmektedir. Ankara ve İstanbul’daki marketlerden de talepler gelmektedir. Ülke gündemine yavaş yavaş yayılıyoruz. Herkese de bu ürünü tavsiye diyoruz. Asıl amacımız yurt dışına açılmak. İthal edilen rokfor küflü peynirler çok pahalı fiyatlara satılmaktadır. Konya yeşil peyniri üreticileri olarak yurt dışından gelen rokfor küflü peynirden daha kalitelisini, daha lezizini üretiyoruz. Yurt dışında onların fiyatlarının yarısına satabiliriz. Hedefimiz, bu ürünümüzü tüm dünyaya satmaktır. Çeşitli fuarlara katılıyoruz. Bu fuarlarda  tanıtımlar yapıyoruz. TÜMSİAD da yurt dışı açılımında bize yardımcı olacak." Şimdi modern tesislerde üretiliyor Konya Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Gıda ve Yem Şube Müdürü Ramazan Sobayoğlu da eski adıKonya küflü peyniri, yeni adı ile Konya yeşil peynirin üretiminde problemler olduğu için çeşitli yasaklar ve cezaların gündeme geldiğini belirterek, "Özellikle üretim ve satış  yerlerine idari para cezaları kesiliyordu. Bu işin böyle gitmeyeceği anlaşıldı. Özellikle 5996 sayılı Kanun'dan sonra yöresel ürünlere ait bir ayrıcalık oluştu. Konya'da oluşturulan çalışma grubunun uğraşlarıyla ilimizde yoğun olarak tüketilen ürünün kontrol altında üretilmesiyle iyi bir yere geleceği kanaati Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızca da düşünülerek onaylı işletmelerde uygun ve kontrollü üretim ve takiple üretimine izin verildi" dedi. Küflü peynir merdiven altı üretimden kurtuldu Eskiden küflü peynirin nerede üretildiğinin bile bilinmediğini vurgulayan Sobayoğlu, şunları kaydetti: "Şimdi, İl Müdürlüğümüz teknik elemanlarının rehberliğinde şekillenen modern tesislerde, üretim sürecine uygun, hijyenik üretim yapılmaktadır.  İnanıyorum ki, bu tat artık hijyenik bir şekilde üretildiği için Türkiye çapında herkes tarafından tüketilebilecek bir duruma gelecektir. Satış yerlerinden ve tüketicilerden isteğimiz mutlaka izinli, etiket bilgileri olan ve ambalajlı ürünleri almalarıdır. Üretim yeri belirsiz, etiket bilgileri ve ambalajı olmayan ürünlerden uzak durmaları gerekmektedir. Yakın bir zamanda bu ürünlerin ihracat aşamasına geldiğini göreceğimizi düşünüyorum."