Kasteciler ve gazeteciler arasındaki 8 fark

Değerli okurlar,  bilirsiniz gazetecilik meşakatli bir meslek dalıdır. Elbette ki her mesleğin ayrı bir zorluğu vardır ancak gazetecilik hiçte göründüğü kadar cicili bicili bir meslek değildir. Gazeteciler mesleğin imajından ötürü ne kadar şaşalı bir hayat yaşıyormuş gibi görünse de inanın uzaktan yakından alakası yoktur. * Ben gazeteciyi muma benzetirim, etrafımı aydınlatayım derken kendinden verir haberi olmaz. Vatandaşın sorunların duyurmak için kırk takla atarda terzi misali kendi söküğünü dikemez. * Gazetecilik kutsal bir meslektir ancak günahkarı da çoktur. * Sayın okurlar, bu meslekte çalışanlar kendi içinde kasteciler ve gazeteciler olmak üzere iki kategoriye ayrılır ve bariz sekiz farkta birbirinden ayrılırlar. İşte o 8 fark 1-Gazetecilik doğuştandır, karakterinde vardır muhaliflik, tabiatına işlemiştir asilik, haksızlığa tahammülsüzlük… Gazeteci haklıya da haksıza da hakkını verir. 2-Kastecilik ise sonradan öğrenilir, genellikle işsizlikten bu mesleğe atılmış olupta, meslekten dolayı itibar görüp, adam olduğunu düşünen yalaka yulaka taifesidir. 3-Gazetecinin bir duruşu vardır, onur sahibidir. Karşısında kim olursa olsun, istisnasız, eğilip bükülmez, zira taşıdığı sorumluluk buna izin vermez. 4-Kasteciler de ise çıkarlar ön plandadır. Haysiyet, karakter, şeref, onur onlar için yabancı kavramlardır. Bu meziyetler kasteciler için bir yüktür. Aman başkanım, canım başkanımcıdırlar bunlar. Üç kuruluşluk çıkarları için geometrinin envai çeşit pozisyonuna profesyonelce girerler. 5-Gazeteciler karnı aç kuyruğu dik tilkilerdir. Çıkarları için mesleğin şerefini iki paralık etmezler, karakterlerini satışa çıkarmazlar. 6-Kasteciler ise karnı tok çakallar sürüsüdür. Meslek ahlakı değerlerine oldukça yabancıdırlar, çıkarları için karakterleri değil bizatihi kendileri açık arttırmadadır. En fazla parayı veren düdüğü çalar. 7-Gazetecilerin yüzde doksanı okulludur. Akademik bilgilerini zamanla tecrübeyle harmanlayıp hem kişisel olarak hem de mesleki anlamda olgunlaşırlar. Meslek erbaplarına saygıları vardır, ağır başlıdırlar. 8-Kastecilerin ise yüzde doksanı alaylıdır. Kendilerini geliştirmek gibi bir kaideleri yoktur. Önemli olan gazeteci kılıfı altında çevre yapıp çıkar elde etmektir. Kendilerine saygıları olmadığı için kimseye saygıları yoktur. En iyi gazeteci kendileridir. Güven problemleri vardır. Koltuk sevdalısıdırlar. Okullular bunların korkulu rüyalarıdır, kabuslarına girer, hiç sevmezler. (Alaylı olupta işini hakkıyla yapan gazetecileri tabiki tenzih ediyorum. Herkes kendini nereye koyacağını bilir.)   ** Sevgili okurlar, bakmayın siz sekiz far dediğime, say say bitmez aslında bu farklar. Ben ana hatlarıyla çizmeye çalıştım. * Maalesef ki yeni nesil gazeteciler, bu kasteci güruhunun içinde mesleğe başlamışlardır. Bundan dolayı çoğu hayallerini terkedip ya mesleği bırakmıştır, ya da esen rüzgara kapılıp kasteci güruhuna karışmıştır. * Ve maalesef ki yeni nesil gazeteciler bu çorbacı kasteciler taifesinden mesleği öğreniyor. Tehlike büyük! * İşte sayın okur,  meslekte durum kısaca böyle. * Ne diyelim. Allah gazeteciyi kastecinin şerrinden korusun! * Ha bu konuyu niye ele aldın diye sorarsanız, bilmem, içimden geldi.