DİĞER KATEGORİLER

KAMUSAL ALANLARIN TEMİZLİĞİ HAKKINDA YASAL DÜZENLEME GEREKLİLİĞİ

KAMUSAL ALANLARIN TEMİZLİĞİ HAKKINDA YASAL DÜZENLEME GEREKLİLİĞİ- Adem ESEN- Yeni Meram Gazetesi

İSLAM OYUNLARI 6

Şiddetli kış şartlarında kar yağışları sokakları ve caddeleri doldurmakta, kaldırımları yürünmez hale getirmektedir.
Bizde de, birçok ülkede de daha doğrusu demokrasi ile yönetilen ülkelerde merkezi yönetimle yerel yönetimler bazen birbirlerini suçlayıcı beyanlar vermektedir. Belediye hizmetleri sürekli hizmetlerdir, siyasi atamalarla hafıza kaybı ciddi problemler oluşturuyor, afet durumlarında bu atamaların etkisini kolayca anlıyorsunuz. Şimdilik konumuz bu tartışma değildir.
Bizim temas edeceğimiz husus, her mevsim için insanların tecrübe ettikleri muhtemel etkilere karşı hazırlıklı olmak, kar yağışlarında kaldırımların temizlenmesinde halka ve kamu idarelerine sorumluluk vermektir.
Kışın su borularının, sayaçların korunması için tedbir alınması, bacaların temizlenmesi gibi bireysel-ortak temizlik ve kamu alanlarda temizlik gerekir.
Kar yağdıktan sonra en kısa sürede kaldırımların temizlenmesi gerekir. Aksi takdirde buzlanma oluşmakta, bu da sağlığı tehdit etmekte ve can ve mal kaybına yol açmaktadır. Belediyelerin tüm sokak ve caddelerdeki kaldırımları temizleme imkanı olamaz. Bunu talep etmek belediyenin personel maliyetini artırmak demektir. Bu sebeple kaldırım temizliğini esnafların yoğun olduğu yerlerde işyeri sahiplerine/kiracılarına, ev ve site civarlarında ise ilgili yönetim ve sahiplerine ait olması gerekir. Nitekim Avrupalı işçilerimiz Avrupa’daki uygulamanın böyle olduğunu söylerler.
Bizde ise esnafımız, eli böğründe dükkanının içinden kaldırımdan geçenlerin düşmelerini seyreder ve belediyeye sitem eder. Oysa evinin, dükkanının önünü temizlemek onun görevidir.
Birkaç yıl önce Ankara’ya kar yağışı sonrasında yerel yönetimlerle ilgili bir genel müdürlüğün protokol kapısının önünde kar temizliği yapılmıştı, buna karşılık vatandaşların geçtiği yerlere dikkat edilmemişti. Tesadüfen üst düzey yetkiliye konuyu anlatınca, kendilerinin bu konularda çok hassas olduklarını belirterek, inkar yoluna gittiler, oysa vatandaş önlerindeki kaldırımda yürümekte zorluk çekiyordu. İşte fildişi kulede yaşamak buna derler.
Bu konuyu Avrupa’da yaşayan ve belediyelerle irtibatı olan bir kişi sordum. Yazdığı cevap şöyledir: Belediyelerde farklı uygulamalar olmakla beraber mülk sahibi kar temizliğinden sorumludur. Kar temizliğini isterse kendisi yapar, isterse yaptırır. Bunu nadir de olsa ya bir temizlik firmasına yaptırır veya belediyeye bu konuda bir bedel öder. Özel mülk sahipleri sorumluluk sigortası da yaptırabiliyor. Çünkü sorumluluğu ağır, yani kaldırımdan geçen kişiye bir şey olsa, temizlenmemesinden dolayı mülk sahibi sorumludur. Yani konut cepheli kaldırımların sorumluluğu mülk sahiplerine aittir. Kaza halinde kazazedenin tedavi vesaire ücreti ödeniyor. Belediye ise vatandaşına ücret karşılığı kar temizleme ücreti verebiliyor. Bizde çevre temizlik vergisi var ama, bu vergi kar temizleme hizmetinin karşılığı değildir.
Almanya’da yaşayan bir başka arkadaş şöyle yazmış: Yol Temizleme Yasası'na göre, sakinler, kamu yollarının kaldırımlarında ve toplu taşıma için kullanılan özel yollarda kış hizmeti yapmakla yükümlüdür. Bunlar, tapu kütüğünde kayıtlı mülk sahipleri, kiracılar, intifa hakkı sahipleri, ayni kullanım hakkı sahipleridir.
Sadece özel yollar Yol Temizleme Yasasına tabi değildir; mülk sahibinin özel yol güvenliği yükümlülüğü geçerlidir.

Almanya Berlin eyaletinde sokak ve kaldırımların temizliği hakkında yasal düzenleme yapılmıştır. Yasada kar temizliği zamanı (karın yağmasından sonraki dönem), tuz, solüsyon vs kullanılıp kullanılamayacağı, mülkiyet sahiplerinin yükümlülükleri yer almaktadır. (Sokak Temizleme Yasası(StrReinG) 19 Aralık 1978 tarihli 30 Ocak 2022 itibariyle, tam sürümün mevcut en son sürümü)
Ülkemizde birçok ilimizde kar temizliği önemli bir konu olmakla beraber, Almanya’daki gibi bununla ilgili özel bir düzenleme yoktur. Bu tür eksikliklerin can ve mal güvenliği bakımından getirdiği riskler ve tehlikeler de ölçülememekte, sadece haberler düzeyinde kalmaktadır. Bu nedenle ilgili idarelerin konu hakkında çalışmaları gerekir. Genel düzenleme yerine özel düzenlemelere ihtiyaç vardır. Belediyelerin bu konudaki yönetmelikleri hem yeterli, hem de uygulanabilir mahiyette değildir.
5393 sayılı Belediye Kanununa göre belediyeler görev alanlarında yönetmelik çıkarabilir. Bizde gündem her gün hızlıca değiştiğinden krizlerden ders almamız da güçleşiyor. Bu sebeple hemen bu günlerde AFAD öncülüğünde bir karar alınıp, site ve apartman kaldırımlarının ilgili yönetim veya sahipleri tarafından kar vesaire temizliği yapılması, dükkan önlerinin işletmeciler tarafından temizlenmesi zorunlu hale getirilmelidir. Belediyeler ve diğer kamu kurumları da kamuya ait park, bahçe, bulvar temizliği yapmalıdır.
“Herkes sokağında kendi önünü süpürse, sokak tertemiz olur.”