HAVALAR ISINMADI- Mehmet HANÇERLİ- Yeni Meram Gazetesi
Konya’nın bahar sonu ve yaza başlangıcı olarak Hıdırellez ölçü alınır. Havaya, suya ve toprağa cemreler düşmesine rağmen hem toprakta hem de havalarda bir ısınma görülmedi. Eskiler tabirinde “Kork aprilin (Nisan’ın) beşinden öküzü ayırır eşinden” derler. Aprilin beşini Mart sonunda gördük. İki –üç gece eksi derecelerde soğuk yaptı. Meyvelerde dona sebebiyet verdi bu sene. Hıdırellez tarihide 6 Mayıs’ta oluyor. Konya’nın yazı bu tarihten sonra gelir ve bağ bahçe ekimleri bu tarihten sonra gerçekleşir.
Allah nasip ederse 21 Nisan’da Ramazan Bayramı’nı idrak edeceğiz. O tarihten sonra işlerde ve günlük hayatta bir hızlanma yaşanacak. Ne dersek diyelim Ramazan içerisinde insanımızda bir durağanlık oluyor ister istemez. Konya’mızın insanının farklı uygulamaları vardır. Büyüklerimiz derler ki “Konyalı Ramazan ayında borcunu ödemez, alacağını da istemez.” Niçin dediğimizde Ramazan ayı ibadet ayıdır. İnsanımız tevekkül içerisindedir.
Bayramdan sonra bağ, bahçe, sanayi ve ticaretteki ivmesel hareket siyasete de yansıyacaktır. Ramazan rehaveti ile bütün siyasi partiler çalışmalarına bir start veremediler. 9 Nisan Pazar günü (en geç) Siyasi partilerin milletvekili adaylarının belirlenmesi ile birlikte çalışmalar başlayacaktır. Zira MHP Milletvekili adaylarını daha önce açıklamıştı zaten. Partinin Genel Başkan Yardımcısı 15 değerli yöneticinin hepsi tekrar liste bazı olarak aday gösterildi. Milletvekillerinden 5 tanesine ise listede yer verilmedi. Millet ittifakında liste savaşları devam ediyor. Daha önce altılı masanın küçük ortaklarına 54 olarak ayrılan kontenjan kulis bilgileri doğrultusunda 18 milletvekiline düşmüş durumda.
Şu aşamada hiçbir liderde masadan kalkma yada ittifakı bozma girişiminde bulunamıyorlar. Masadan ayrılıp, farklı ikna yöntemleri ile tekrar dönenlerin halini görüyorlar. Bu durumu gören CHP’de daha rahat hareket ediyor. Daha önceleri CHP listelerinden seçime geleceklerini açıklayan dört partiden DEVA’dan yeni bir açıklama geldi. Kendi ismimiz ve logomuzla seçime gireceğiz diye. Gerçi DEVA Partisi önceleri de kendi ‘kendi logomuzla ve kendi cumhurbaşkanı adayımızla seçime gireceğiz’ diye defalarca açıklamalarda bulunmuştu. Karar alma ve uygulama yönünde Memleket Partisi Genel Başkanı sayın Muharrem İnce’nin yaptığını yapamadılar, yapamazlar da.
Önceden de ifade etmiştik. Milletvekili aday listeleri açıklanana kadar CHP için ve altılı masanın dört ortağının tavrı ne olacak bakalım! Şayet hayal kırıklığı yaşanırsa bu moral bozukluğu partililerin çalışmasını ve şevklerini erteleyecek mi? Ya da eski birliktelikleri ve ahde vefaları bir kenara iterek canhıraşane çalışarak yarenlerini makamlarında etmek adına emek mi verecekler?
Eğer tatminsizlik olursa ya da listelerde umduklarını bulamazlarsa parlamento seçimlerinde kendi partisine veya ittifaka oy veren taban Cumhurbaşkanı adayında Sayın Kılıçdaroğlu’nu es geçebilir mi? Belki de yeni ittifaklar sayesinde partilerin tabandaki vefakar, cefakar gönüllüleri ile parti üst düzeyi arasında böyle fikir ayrılıklarına rastlanır oldu.
CHP haricindeki altılı masanın muhafazakar, milliyetçi, liberal ve genelde sağ görüşlü liderlerin tabandaki partilileri sayın Kılıçdaroğlu’na oy verirken daha bir düşünecekler. Kendilerini HDP vagonunda gibi mi hissedecekler? İYİ Parti deki dalgalanma ve istifalarda buradan kaynaklanıyor. Millet ittifakının destekçisi ABD bile geçen hafta bir açıklama yaptı. 6+2’lik bir birlikteliğin başarılı olamayacağına dair. Gerçi bazılarına göre başarının bir önemi yok ki. Yeter ki mevcut iktidar bir gitsin.
Havalar ısınacak efendim. AK Parti bugün Ankara’da aday tanıtımı yapacak. Adayların belli olmasında sonra siyasette bir vites değişikliği olacak. Bayramdan sonra da daha büyük bir vites ile ivme yakalanacak. Vatandaşa inildiğinde iktidarın bu sefer işi pek kolay değil. Vatandaş acımasızca sorgulayacak.
Muhalefetin işi de zor. Şu ana kadar vatandaşa verilen vaatler, verilecekler. Vatandaş nereden vereceksin ? dediğinde ‘benim adım Kemal ben bulurum çözüm’ değil. Vatandaş ayağı yere basan çözüm önerileri bekliyor. Vatandaşımız feraset sahibidir. Zamanın da Tansu Çiller’in çift anahtar vaadini değerli ve inandırıcı bulmadı.
Siyasetteki bu beklenen ısınma ya da partilerin hummalı çalışmaları vatandaş tarafından kıymetli bulunacak mı? Şu an itibariyle belki de Ramazan’ın rehavetinden seçim insanların olmazsa olmazı değil.