Hançerli’nin muhtarları…

Değerli okurlar, Karatay Belediye Başkanı Sayın Mehmet Hançerli, sizinde medyadan gördüğünüz üzere son zamanlarda muhtarlarla çok sık görüşüyor.   Bazen bizzat kendisi muhtarları ziyaret ediyor, bazen de muhtarlar toplu olarak ya da kişisel olarak kendisini ziyaret ediyor.   Bu ziyaretler de toplumu ilgilendiren konular konuşulduğu gibi muhtemelen kişisel ve özel sohbetlerde ediliyor. İkinci kısmı bizi ilgilendirmez.   Sayın okurlar, Hançerli’nin muhtarlarla sık sık görüşmesi, kanaatimce iyi bir gösterge ve olumlu bir durumdur.   Hançerli bu şekilde muhtarla sık sık görüşerek, belliki ve anlaşıldığı üzere toplumun bütün bireylerine ve bütün vatandaşlara, daha yakın bir temas kurmayı ve ortaya çıkan problemleri birinci ağızdan dinleyerek, daha uygun cevaplar ve çözümler üretmeyi amaçlıyor.   Olması gereken ve doğru yöntemde budur.   *   Sayın okurlar, çok uzak geçmişe gitmeye gerek yok. Birkaç seçim öncesi dönemi düşündüğümüzde böyleydi.   Türkiye’nin birçok yerinde hala bu durum geçerli ve öyle oluyor.   Demek istediğim şu;   Bir köyde eskiden, köyün en zengini veya köyün ağası muhtar olur, azalarını da buna mukabil kendine en yakın adamları seçer, parantez içinde söylüyorum, kendi işlerini hallederdi.   Köyün yönetimi, köylünün derdi, köylünün ihtiyaçları muhtarların pek umrunda olmaz, ancak ne hikmettir ki kendi toprakları muhtarlık dönemi boyunca katlanarak büyür, daha çok zenginleşirdi.   Ancak köyün, kanalizasyon sorunu, sağlık ocağı sorunu, okul sorunu hiç değişmez, sorunlarda muhtarın zenginleşmesine paralel olarak katlanarak artmaya devam ederdi.   Şimdi durum pek böyle Kemal Sunal filmlerindeki gibi olmasa da yine Türkiye’nin bir çok köyünde köyün en zengini yada ağası muhtar seçiliyor, devletin vermiş olduğu hatırı sayılır maaşı misler gibi alıyor, birkaç göstermelik hizmet yaptıktan sonra, muhtarlık konağında dost sohbetleri yapılıyor keyifler çatılıyor.   Mahallelerde de durum pek farklı olmuyor, durum biraz daha şehirselleşiyor.   *   Sevgili okurlar, günümüzde yapılan düzenlemelerle muhtarların durumu baya iyileştirildi. Şimdi bir muhtar en az bir asgari ücretlinin maaşını alıyor.   Asgari ücretli günde on saat çalışarak o parayı alıyor, muhtarsa oturduğu yerden, gelirse önüne birkaç kağıt imzalayarak aynı parayı alıyor.   Elbette ki aldığı parayı sonuna kadar hak eden, hatta daha fazlasını hak eden muhtarlarımız da var, tabiî ki onları tenzih ediyorum. Ancak bunlar bir elin parmağını geçmez. Net.   Neyse.   Muhtar seçilme şartlarına şöyle bir baktığımda, şartları okuyunca kendimi gülmekten alamadım. Zira içinde “okuma yazma biliyor olması gerekir” gibi bir madde var ki fıkralara konu olacak cinsten.   Gördüğüm maddenin şaka mı yada gerçek mi olduğunu tam teyit etmek için bir çok siteye daha göz attım ve elim gerçek her sitede yüzüme bir yumruk gibi indi.   Yüzlerce yada binlerce insanın yönetimini sadece okuma yazma bilen birine bırakmak gibi bir cehaletin devam ediyor olması günümüz Türkiye’sine hiç yakışmıyor.   Sözün özü sayın okurlar;   Karatay Belediye Başkanı Mehmet Hançerli muhtarlarla sık sık görüşerek çok yerinde bir uygulama yapıyor.   Ancak daha sağlıklı, daha verimli ve daha çağdaş sonuçlar alabilmemiz için muhtar seçilme şartlarının olgunlaştırılması, yüzlerce veya binlerce kişiyi yönetecek şahsin daha donanımlı olması, kaçınılamaz, yatsınamaz ve büyük bir geçektir.   Değil mi sayın okurlar?