HAKİKATTE ÖZGÜR OLMAK NEDİR?- Medine EKMEKCİ- Yeni Meram Gazetesi
Pisagor’un güzel bir sözü var; “Kendine hükmedemeyen kimse özgür değildir” diyor. Oysa biz özgürlüğü farklı algılıyoruz. Gençler kendilerini özgür zannediyorlar. İnsanların hepsi özgür olmak istiyor. 15, 17 yaşındaki genç annesine karşı “Ben özgürüm, bana karışamazsın” diyor..
Kendine hükmedemeyen insan nasıl özgür olur? Nefsinin kölesi olmuş, nefsinin her istediğini yerine getiren, adeta nefsinin oynattığı bir oyuncak haline gelen kişi nasıl özgürlükten dem vurabilir?
Nefsine hükmedemeyen her insan, aslında en büyük köledir. Öğrenci, ders çalışması lazım sınava az kalmış ama kendine hükmedemiyor. Oturup soru çözmesi lazım ama gidiyor dizi izliyor, bilgisayar bașında oyun oynuyor, cep telefonuyla sosyal medyada geziyor., Kendine ve nefsine hükmedemiyor. Beyni tarafından yönetilen bir insan olmasına rağmen beyniyle kendini yönetemiyor.
Oysaki başarılı insan beynini yöneten insandır, beyni tarafından yönetilen insan değil.
Gerçekten özgür olan insan, kendini kontrol edebilen iradesine sahip çıkabilen insandır. Aksine ne yazık ki köle denir.
Kendi hayatımıza bir bakalım gözden geçirelim. Yaşadığımız toplum içinde kendini en özgür olarak lanse eden hayatlara bir bakalım. Geziyor yiyor içiyoruz. Sözde içimizden nasıl geldiyse doğal bir şekilde yaşıyoruz. Bunu zincirlerini kırmak olarak lanse ediyoruz.
Bu konuda youtuberların influencerların katkısı çok büyük. Yakın zamanda şahit olduğumuz bir aydır ülke gündeminden düşmeyen sözde zenginlerin hüsran sonlarına hep birlikte gördük. Kültürümüzde algıda inanılmaz bir dezenformasyon söz konusu. Gençler ekran karşısında multimilyoner olacaklarını zannedip, hayatın gerçeklerini kabullenmek istemiyorlar..
Bu konuda psikologlar sosyologlar kanaat önderleri STK ve aileye topluma yön veren herkes sorumlu. Her konuda önce format atıp sonra güncellenmeliyiz toplum olarak..
Tarihe baktığımız zaman bu kadar kendini özgür hisseden bir dönem yaşamamışızdır herhalde. Özgürlüklerin zirve yaptığı bir dönemdeyiz ama aslında baktığınız zaman tam bir köle olmuşuz.
Alışveriş merkezlerinin kölesiyiz markaların esiriyiz. Televizyonsuz internetsiz bir gün geçiremiyoruz. Oysa kölelikten kurtulmak bizim elimizde. İrademize sahip çıkarak nefsimize hakim olarak beynimizi yöneterek özgürlüğümüzü yeniden kazanabiliriz. Hükümdar biz olalım..
Güzelliklerin ve iyiliğin hayatımızın merkezinde olmasına dikkat edelim. Odak noktamız da Kur’an-ı Kerim ve Peygamber efendimiz sallallahü ve sellemin sünnetlerine son derece riayet ettiğimizde hayatımız bambaşka bir boyut kazanacaktır..
Hepimizin bir psikoloğu psikiyatristi var. Elbette büyük bir travmada her zaman bir uzmandan yardım alınabilir. Ancak biz özgürlüğümüz adına yaptıklarımızla, tüm esaretimizi ve tutkularımızla ruhlarımızı yaraladık. Bunun şifası da ilacı da Kur’an-ı Kerim ve sünnetlerdir..