HAKEME RAĞMEN 3 PUAN!- Muhammet GÜMÜŞ- Yeni Meram Gazetesi
Son haftalarda sıkıntılı süreçler geçiren ve en son teknik direktör Ali Çamdalı ile yollarını ayırıp Recep Uçar’la anlaşan yeşil beyazlı temsilcimiz Konyaspor, Süper Lig'in 11. haftasında sahasında Başakşehir'i 3-2'lik skorla mağlup ederek yapılan kan değişikliğinin etkili olduğunu göstermiş oldu.
Alassane Ndao’nun yaptığı hat-trick ile maçtan 3-2 galip ayrılan temsilcimizi, bu maçta iki ayrı şekilde değerlendirmek gerekiyor. İlk yarıda yarı alanında rakibin baskısını kabul eden bir görüntü çizen ve rakibinin topla oynamasına izin veren Konyaspor, ikinci yarıda oyuna hâkim ve yönlendiren bir taktik ile sahada istediklerini rahatlıkla yaptı. Bireysel anlamda tek tek oyuncuları değerlendirmek elbette olayın teknik boyutu ancak takım olarak baktığımızda yeşil beyazlılar geçtiğimiz haftalara oranla daha diri ve ne yaptığını bilen bir havaya bürünmüş.
Özellikle gollerden sonraki sevinç birliktelikleri takıma ayrı bir hava geldiğinin de fotoğrafı oldu.
Yani gerçekten baktığımızda kâğıt üzerindeki oyuncu kalitesi birçok takımda bulunmazken alınan sonuçlar ve ligdeki yeri, yeşil beyazlı temsilcimize yakışmayan türdendi.
Buna ister Ali Çamdalı’nın tecrübe yetersizliği deyiniz isterseniz takım içinde oturmayan taşlar diyebilirsiniz ancak dünkü tablo Konyaspor’un gelecek haftalara daha iyi olacağının göstergesiydi.
Yeni hoca Recep Uçar’ın henüz gözle görülmeyen dokunuşlarını da gelecek haftalar için varsayarsak eminim daha güzel mücadeleler izleyeceğiz. Sonuçta kalite olsa da sahadan istenen sonuç çıkmayınca ister istemez kalitenin bir anlamı olmuyor, dünkü maçta alınan galibiyet iki maç sonra gelen önemli bir galibiyet oldu.
Sonuçta bu sezon lig birçok sürpriz sonuçlara da gebe olacak bir lig. Dolayısıyla tam da buralarda toplanacak puanlar, ligin ikinci devresi için hayati önem taşıyacak. Belki de ligde kalacak, düşecek takımın belirleneceği hayati puanlar tam da bu haftalarda alınacak puanlarla belirlenecek. O nedenle Başakşehir maçında alınan 3 puandan dolayı temsilcimizi tebrik ediyor, futbolcularımızı kutluyorum.
Şimdi böylesi önemli ve maç içinde de güzel oynanan bir futbolun nasıl baltalandığı kısmına gelecek olursam da bunun baş aktörünün Hakem Emre Kargın olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Tamam, hakemler de insan hata yapabilir, yanlış kararlar verebilirler ancak önemli olan en asgari hatayı yapabilmektir. Emre Kargın dünkü maçta bırakın takdir haklarını takdirinde olmayan hakları da konuk takım Başakşehir için rahatlıkla kullanırken Konyaspor’un pozisyonlarını kesmede çok cesur davrandı. Aklı sıra oyunun disiplinini ben sağlarım edasıyla verdiği kararların doğru ve yanlışlığını eminim maç sonunda tekrar gözden geçirecek veya geçirmesi yönünde öneri alacaktır.
Ancak sevgili hakemlerimizin idmanları veya eksikliklerini gidermeleri maçlar değil lig öncesi yaptıkları hazırlıklar olmalıdır. Sonuçta VAR sistemi sadece VAR olsun diye getirilmemiş bir sistemdir. Hata seviyesini minimuma düşürmek için hakemlere yardımcı bir sistemdir. Ancak sanki VAR’a ne kadar başvurulursa o kadar not düşürülüyormuş gibi dünkü maçta VAR’lık pozisyonlarda bile Emre Kargın’ın gereksinim duymaması kendisine ekstra bir madalya kazandırmayacaktır diye düşünenlerdenim. Bunu ifade ederken penaltı pozisyonu ve kesilen ataklar ile ilgili değil genel bakış açımı ifade etmek istedim. Neyse hakeme rağmen de yeşil beyazlı temsilcimizin sahadan üç puanla ayrılarak puanını 14'e yükseltip üst sıralarda yer bulması haftanın en güzeli olmuş oldu.
Bu arada söz hakemlerden açılmışken Eski Merkez Hakem Kurulu Başkanı ve A Spor yorumcusu Mustafa Çulcu’nun, Süper Lig'de Beşiktaş'ın sahasında Kasımpaşa'ya 3-1 mağlup olduğu karşılaşma sonrası hakemler ile ilgili yaptığı açıklamalarda acayip dikkat çekecek açıklamaları oldu. Çulcu yaptığı açıklamada, "Hakemler işi ticarete dökmüşler. Üst düzey bir hakeme bir avukat geliyor. Diyor ki, biz sana hakaretlerin davasını takip edelim, 1 milyon teklif ediyor. Hakem alıyor parayı, vekaleti veriyor.”
Şimdi buraya kadar normal çünkü kimse elbette kendisine hakaret edilmesini istemez ancak benim anladığım bu olayın hakemler tarafından yapılıyor olması sanki hakemlerin bilinçli olarak kendisine hakaret ettirici kararlar vermesi ve bunun üzerinden para kazanması gibi anladım.
Ama sonra da düşünüyorum kim kendisine hakaret ettirip dava açıp para kazanmak için böyle bir şey yapar ki? Diyorum ya doğru yanlış bunu bilemem ama şayet öyleyse o zaman vay kere vay.
Kalın sağlıcakla.