DİĞER KATEGORİLER

GIDA GÜVENLİĞİ

GIDA GÜVENLİĞİ - Tülin KALIN AYSAN-Yeni Meram Gazetesi

İSLAM OYUNLARI 6

Hızla artan nüfus yoğunluğu gıdaya olan talebin artması tarımsal üretimde birim alandan daha fazla ürün elde etme isteği, hastalık ve zararlı organizmalardan kaynaklanan ürün kaybını azaltmak için kimyasal gübreler, hormon ilaçları, pestisitler üreticiler tarafından yaygın bir şekilde kontrolsüzce kullanılmaktadır. Kimyasal mücadelede kullanılan bitki koruma ürünlerinin, ruhsatlı olması etken maddesi, yasaklı olup olmadığı ve usulüne uygun kullanılması insan ve çevre toprak sağlığı için çok önemlidir. Kimyasal mücadelede kullanılan pestisitler yüksek öldürme etkisine sahip kimyasallardır kullanırken usulüne uygun (reçeteye uygun) şekilde kullanılmalı yoksa sağlığımız açısından tehlikeli olabilir.

Pestisit kalıntısına maruz kalabiliriz.
Pestisit kalıntısı; tarımsal ürünlerde ve gıdalarda ürün üzerinde veya içindeki pestisit miktarıdır, pestisit kalıntı miktarı; bitki çeşidi, uygulama dozu ve uygulama sayısı, pestisitin kimyasal yapısı, özellikleri, formülasyonu, son ilaçlama ile hasat arası geçen bekleme süresi, kısacası soframıza gelene kadar geçen süreçte uygulanan tüm işlemlere bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Bazı pestisitler hayvanların yağ dokularında, kaslarında, beyin, böbrek veya karaciğerinde depolanabilir. Kümes hayvanları, pestisit uygulanmış bitki veya yemleri yemesiyle de pestisite maruz kalmakta, bu hayvanların kaslarında, yağ dokusunda ve karaciğerinde pestisit birikimi olabilmektedir.
Peki Pestisit Kalıntısını nasıl azaltabiliriz kısaca değinecek olursak; Yıkamak, pestisit kalıntılarını azaltmada en etkili yöntemlerden biridir fakat kalıntının ürünün neresinde bulunduğu yıkamada çok önemlidir. Pestisit kalıntısı ürünün yüzeyinde ise yıkamak suretiyle temizlenebilirken, sistemik kalıntısı ise, (ürünün dokularında bulunuyorsa), yıkama suyu temizlemede etkili olmamaktadır.
Kabukları soyma kabuk yüzeyinde bulunan pestisit ve İnsektisitlerin büyük çoğunluğu ve fungisitler hasat öncesi veya sonrası doğrudan bitki yüzeyine uygulandığında özellikle sistemik olmayan kontak etkili pestisitler, turunçgil, muz, kavun, karpuz, kivi, ananas gibi meyvelerden kabuğun soyulması ile tamamen temizlenebilir. Fakat elma, domates gibi dış kabuğu ile tüketilen ürünlerde pestisitler kabuktan et kısmına geçtiği için kabuğu soyulduğu zaman bile, kalıntıda azalma daha düşük olmaktadır. Pişirme ve pastörizasyon sırasında uygulanan ısı, pestisitlerin bozulma ve buharlaşma miktarını artırır. Konserve üretimi yıkama, haşlama, kabuk soyma ve pişirme aşamalarını içerdiğinden, bu işlem genelde son üründeki pestisit kalıntı miktarının aşamalı olarak azalmasını sağlar. Konserve işleminin kalıntıya etkisini ortaya koymak amacıyla yapılan araştırmalarda bazı pestisitlerin kalıntı miktarları azalırken bazılarında değişiklik olmadığı araştırmacılar tarafından gözlemlenmiştir.( Holland et al. 1994). Meyveler, kabuk soyma işlemi olmadan kullanıldığında, pestisitlerin yüzeyde bulunması nedeniyle kalıntı miktarı kabuğu soyularak üretilene göre daha yüksek olur. Kurutma işlemi sırasında kullanılan yüksek sıcaklık yüzeydeki kalıntıların buharlaşmasını kolaylaştırır. Dondurarak kurutma ya da vakumla kurutma kalıntı miktarında büyük bir azalmaya neden olmaz (Hajslova et al. 1999)
Gıdaların tüketimi konusunda ihtiyacımız olanı tabağımıza almalıyız.
“Ey Ademoğulları, her mescide gidişinizde güzel elbisenizi giyin; yiyin, için fakat israf etmeyin. Çünkü Allah, israf edenleri sevmez.” (A’raf suresi 31.ayet)

Gıda güvenliği kıtlık su savaşları kuraklık günümüzde mücadele etmemiz gereken belli başlı sorunlardan sadece birkaçı toplumsal olarak her  geçen  gün daha da bilinçli olmamız gerekir bu bir takım çalışması kimseden bireysel olarak mucizeler yaratmasını bekleyemeyiz .