Elazığ depremi haber veriyor!

Cuma günü akşam Elazığ’da 20.55'te 6.8 büyüklüğünde yaşanan deprem ile ülke olarak dua ve dikkatlerimizle yoğunlaştık güzel yürekli insanların memleketi “gakkoşlar/ kardeşler” diyarı Elazığ’a. Merkez üssü Sivrice olan ve Elazığ ile kısmen Malatya ilimizde can kayıplarına yol açan deprem çevre illerden ciddi derecede hissedilmişti. Deprem anından bugüne kadar yaşanan süreç ve mucize olarak adlandırdığımız kurtuluşlar yüreklere su serpse de vefat eden kardeşlerimizin varlığı üzüntüleri engelleyemedi. Ben vefat eden kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına ve tüm Elazığ- Malatya halkına sabırlar diliyorum. Yaralı kardeşlerimize de Rabbim'den acil şifalar duasında bulunuyorum. Evet deprem ülkemizin asla geri plana atılamayacak en büyük gerçeği ve bu gerçekle her şekilde yüzleşmemiz kaçınılmaz. Ancak bu gerçek yaşanmadan önce alınması gereken tedbirler ve önlemlerin zaman kaybedilmeden alınması ve bilinçli bir şekilde hareket edilmesi gerekiyor. Elazığ’da bu anlamda bazı dersleri aldığımızı gözlemledim. En başında deprem anından itibaren gerçekleşen koordinasyon ve arama kurtarma ekiplerinin olaya müdahalesi, bunun yanı sıra iletişim ve teknik önlemler ve bu depremde teknolojinin, dahası enkaz altındaki kurtarma yer tespiti gibi durumlardaki katkısının ne denli önemli olduğunu gördük. Devletin en üst kademesinden en alt kademesine kadar olay yerindeki varlıkları ve takipleri, bunun ötesinde ülke olarak birlik ve bütünlük depremin acı yarasına merhem olmaya yetti. Ancak buna rağmen depremden nemalanmaya çalışan bir cenah olmadı mı, evet oldu. Eleştiriler ve ahlaksızca yakıştırmalar geri durmadı. Türkiye’nin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine, en küçük köyünden en büyük metropolüne kadar her yerden yardım tırları yola çıkarken, destek çağrıları yankılanırken çıkıp deprem sonrası koordinasyonu eleştirmek ve yetersiz görmek çıbanlıktan başka bir şey değildir. Empatiden yoksun beyinlerin 'an’ı idrak edememesi beyinlerindeki depremin hasar boyutunu da gösteriyor. Bence geçmiş yıllarda yaşadığımız Erzincan, Marmara, Van gibi büyük boyutlu depremlerdeki arama kurtarmadan koordineye kadar yaşanan birçok eksiklikten uzak profesyonel ve bilinçli yapılan çalışmaların varlığını görememek acziyettir. Deprem anından hemen sonra olay yerine intikal eden AFAD, Silahlı Kuvvetler, Kızılay, Jandarma Arama Kurtarma, UMKE ve birçok şehirden giden itfaiye ekipleri ile kamu görevlilerinin bir canı kurtarmak için yaptıklarını görmemek beyinsizliktir. Bizler bulunduğumuz şehirlerde ancak dualarla ve imkânlarımız boyutunda destek verirken bölgedeki ekiplerin eksi soğuklara aldırış etmeden gece gündüz verdikleri emekler en büyük duayı ve takdiri hak ediyor. Bölgede o can pazarının yaşandığı yerde Türkiye tek vücut olarak birleşti ve tüm imkânı ile yarayı sarmaya başladı. AFAD koordinesinde ihtiyaç duyulan malzemelerin listesi yerel yönetimlerle paylaşılırken vatandaşların elzem olan malzemeler için seferber olması da “Bu millet bu birlik beraberlikle yıkılmaz” dedirten en büyük mesaj oldu. Evet, bizler deprem haberlerini merakımızı gidermek için izliyoruz ancak ‘depremden haberi’ ise genel olarak atlıyoruz. Depremin haberini iyi analiz etmek iyi anlamak bundan sonrası için yapılması gerekenleri bilmemiz adına büyük bir öğretidir. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum yapılması gerekenleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde analiz ederek bir an önce hayata geçirmek için gayret gösteriyorlar. Yani depremin verdiği haberi net olarak anlayarak ülke olarak yapılması gereken ne varsa ise onun gerekliliklerini yerine getireceklerdir. Nitekim elzem olan ihtiyaçlardan depremzede kardeşlerimiz için yapılması gereken önemli noktayı Bakan Soylu açıkladı. Bakanın açıklamasında bugün için depremzede vatandaşlara maddi yardım yapılacağı ve evi hasarlı olanlara hemen kira yardımı başlatılacağı oldu. Bu arada Elazığ ve bölgedeki kardeşlerimiz için şehrimizde de Konya Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere merkez ve ilçe belediyelerimiz ile Konya Ticaret Odası ile STK’larda ihtiyaç listesine göre hazırlıklar yaparak bölgeye ulaştıracaklar. Tek vücut olan ülkemizin bu tablosunun her konuda devam etmesi en büyük temennimiz olup, ben tekrar depremde hayatlarını kaybeden kardeşlerimize Allah’tan rahmet yakınlarına tüm bölge halkına ve ülkemize başsağlığı diliyorum. Yaralı kardeşlerimize de Allah'tan şifa dileyerek ülke olarak yanlarında olduğumuzun altını çiziyorum. Rabbim daha büyük afetlerden korusun… Amin..