Eğitimin daha fazla nitelikli olması şart

Kıymetli okurlar uzun bir zamandır olduğu gibi ülke politikalarımızı, etik çerçeveyi gözeterek yapıcı bir biçimde eleştirmeye devam ediyorum. Türk – İslam devletlerine şöyle bir baktığımızda eğitim ve öğretim alanında yetişen alimler ortada… Çok fazla uzağa gitmeye de gerek yok inanın; Köy Enstitülerine bile baksak yetişen ustalar da ortada… Ülke çapında muhalifinden yandaşına herkesin ortak noktada buluştuğu Eğitim politikasında revizyonlar gerçekleşse de tam bir sistem oluşmuş değil. Bu hususta yapılması gerekenler de ortada…
Ülkemizin dört bir köşesinde sanayicisinden esnafına tüm sektörlerin en çok yakındığı konu; ara eleman bulamayışları, çırak ve kalfaların yetişmiyor oluşu değil mi sizce de? Peki bu hususta neler yapılmalı? Bu açık şuanda mülteciler tarafından karşılanıyor ve işçi istismarının bir hayli fazla olduğunu da biliyoruz. Sigortasız, düşük maaşlı olarak çalıştırılan mülteciler; sevelim yada sevmeyelim ülkenin ara eleman ihtiyacı hat safhada karşılıyor. Bir kez daha sormak istiyorum. Peki bu konuda ne yapmalı? Milyonlarca üniversite mezunu işsizin olduğu, gençlerin istihdamı yalnızca devlette aradığı bir sistemin sürdürülebilirliği de maalesef olmuyor. Eğitimin daha fazla nitelikli olması şart değil mi? Konya’nın merkez ilçe Belediyeleri’nin yapmış olduğu çalışma bu hususta tam nokta atışı olmuş. Karatay ve Selçuklu Belediyeleri Konya Ticaret Odası ile imzaladıkları protokol gereği teknik liselerde eğitim alan gençlerin Konya sanayisine istihdam sağlamaları için büyük bir özveri ile çalışma yürütüyorlar. Eğitim politikasında yapılması gereken; acilen meslek liselerinin eğitim amaçlarını değiştirmek, mesleki anlamda çok daha fazla eğitim ve kültür derslerinin mümkün olduğunca minimalize edilmesi gerekiyor. Staj sürelerinin uzatılmasıyla birlikte meslek lisesi öğrencilerinin bulundukları illerin sanayilerinde istihdam edilmesinin sağlanması gerekiyor. Bu sayede sanayilerde açığa çıkan ara eleman, çırak, kalfa yetişmesi noksanlığını meslek liseleri aracılığı ile kapatılması sağlanacaktır. Elbette ki meslek lisesinde eğitim alan gençlerin birde üniversite okumaması gerekiyor. Çünkü mesleki eğitimden sonra alınan üniversite eğitimi yalnızca meslek lisesinde öğrenilenlerin unutulmasından ibaret. Üretim olmayan bir ülkede bahsettiğimiz mevzunun gerçekleşmesi elbette zor. Ne kadar çok üretim o kadar çok istihdam demek. Bu hususta defalarca yazdım ama bir kez daha altını çizmek istiyorum.
Biz gençlerin yapması gereken yıllarca KPSS ataması beklememiz gerekiyor. Rızkımızı ticarette, girişimcilikle bulmaya çalışmak zorundayız. Devletin üstüne düşen ise bu konuda teşvikleri arttırıp, eğitim sistemine bir çeki düzen vermesi olacaktır. Kalın Selametle…