DİĞER KATEGORİLER

Devlette Liyakati Terk Etmenin Sonu Hüsrandır (3)

Devlette Liyakati Terk Etmenin Sonu Hüsrandır (3)- Hüseyin TOPTAŞ- Yeni Meram Gazetesi

İSLAM OYUNLARI 6

Koçi Bey’in devlet yönetimi ile ilgili tespitleri günümüz için de geçerlidir. Sultan IV. Murat ve kardeşi Sultan 1. İbrahim’e sunduğu risâleleri ile tanınan 17. yüzyıl Osmanlı tarihçi ve devlet adamı Koçi Bey devlet idaresinde gördüğü yolsuzluklar hakkında 1631'de padişaha bir rapor arz etmiştir.
Koçi Bey’in devlet yönetimi ile ilgili tespit ettiği aksaklıklar özetle şöyledir;
 Yüksek dereceli memurluklara yapılan atamaların kişilerin liyakatlerine bakılmaksızın yapılması,
Atamaların sarayda padişaha yakın çevrelerin ön plana çıkarak rüşvet karşılığı yapılması,   
Memurların görevdeki başarılarının göz ardı edilerek, çekememezlik ve kıskançlıklar sonucu çıkarılan dedikodular ile haksız yere görevden alınmaları,
Rüşvetin devletin tüm kademelerinde yaygınlaşması,
 Çeşitli iftiralar ile başarılı memurların öldürülmesi.

Defterdar Sarı Mehmet Paşa’dan Öğütler

Defterdar Sarı Mehmet Paşa da “Nesâsyıhu’l-vüzera ve’l-ümera veya Kitab-ı Güldeste” adlı eserinde Devlet adamlarına verdiği öğütlerde ahlaki değerlerin ön planda tutulmasıyla ilgili nasihatlerde bulunmuştur.
Deferdar Mehmet Paşa’nın eserinde yöneticilere yaptığı tavsiyelerin bir bölümünde şunları yazmıştır:
“Makamları kayırma, rica veyahut rüşvet ile vermeyeler.
Geçmiş bütün devletlerde vatana ve millete ziyanlıkların, batmanın, karışıklık ve bozuklukların, “Emanetleri ehline veriniz" sözü ile iş görmekte ihmal yüzünden meydana geldiği herkesçe kabul edilmiştir.
Rüşvetle ehliyetsize ve zalimlere devlet hizmeti vermekten çok çekinmek lazımdır.”

Devlet Yönetiminde Sistemimizi Yeniden Tesis Edelim

İktidarlara ve bakanlara göre değişen değil, Türk milletinin asli ihtiyaçlarına, tarihi ve kültürel sorumluluklarına göre belirlenmiş devlet politikamız olmalıdır. Devlet yönetiminde ehliyet ve liyakatı ön planda tutarak sistemimizi yeniden kurmalıyız. Yolsuzluk ve suiistimallerin üzerine taviz vermeden gitmeli, çürüyen, kokuşan ve bünyemizi kemiren pislikleri siyasi hayatımızdan temizleyerek ileri, mutlu ve güçlü bir Türkiye yolunda emin adımlarla ilerlemeliyiz.
Tarihi belgeler göstermektedir ki Osmanlı’nın yıkılmasının en büyük sebeplerinden birisi liyakat sisteminin bozulmasıdır. Liyakat sistemi bozulunca adama göre iş, rüşvet ve iltimaslar ile devlet yönetilmeye çalışılmıştır. Günümüzde de maalesef siyasilerin siyasi geleceklerini devam ettirebilmek için liyakatten çok siyasi gerekçelerle yaptıkları icraatlar geleceğimiz açısından ciddi sorunların habercisidir.
Tarihin milletler mezarlığında yer almak istemiyorsak, sen ben kavgalarını bir kenara bırakarak devlet yönetiminde ehliyet ve liyakate dikkat ederek yönetim sistemimizi yeniden tesis etmeliyiz.