Bu maç bize ders olsun. Kendi göbeğini kendin keseceksin- Abdullah LEBLEBİCİ- Yeni Meram Gazetesi
Futbol Federasyonuna yakın spor yorumcuları katılmasa da Gürcistan’ı şans eseri yendik. Kazanınca pek eleştiri yapılmıyor ancak, Gürcistan biraz şanslı olsaydı bu maçın sonucu da farklı olabilirdi. Bu hava ile Portekiz karşısına çıktık. Montella’nın yanlış kadro seçimi sonucu maçı Portekiz’e elimizle ayağımızla hediye ettik. Adeta hiçbir varlık gösteremedik.
Acı ama gerçek milliler, temaslı oyundan kaçıyor. Temaslı oyundan kaçarsan, kaçınırsan topun da oyunun da hakimiyetini rakibe bırakırsın. Sonuç da kaçınılmaz olur, nitekim öyle de oldu.
Portekiz elini kolunu sallayarak kazandığı gibi, Portekiz ve Avrupa basınının da alay konusu olduk. Eleştiri yapmayan tek kesim vardı. Federasyona yakın gazeteciler. Göklere çıkardığımız oyuncular bırakın mücadele etmeyi, istekleri bile yoktu. Bu arada, şunu da yazayım, madem Arda’nın 30 dakika oynama imkânı vardı, neden ilk on birde başlatılmadı.
Futbolda dün yoktur, bugün ve yarın vardır. Portekiz maçını unutup geldik gruptan çıkma adına Çekya karşısına. En iyi ikinci olmak için bir puan almamız yeterli olacak ama önemli olan kazanarak moral bulmak. Seydişehir’de belediyenin kurmuş olduğu dev ekranda çok kalabalık bir seyirci topluluğu ile birlikte maçı izlemeye başladım. Bize beraberliğin yettiği, buna rağmen kazanmak zorunda olan Çekya hızlı başladı.
İlk düdükten itibaren sert ve hırslı oynayan Çekya’nın 7 numaralı oyuncusu Barak 9 dakika ara ile iki sarı kart gördü ve Çekya 20. Dakikada 10 kişi kaldı. 10 kişi kalmasına rağmen defansında boşluk vermeyen rakip karşısında ceza sahası önünde ayağa paslar ile pozisyon bulmaya çalıştık. Bir kişi eksik kalan rakip ikili pozisyonlarda kendilerini abartılı yere atarak faul, sarı ve kırmızı kart almaya çalışalar da başarılı olamadılar. İsabetli şut çekemediğimiz buna karşılık üç isabetli şut çeken Çekya ilk yarının son dakikasında geçiş buldu gole çok yaklaştı. Mert kurtardı. İlk yarı da başladığı gibi 0-0 eşitlikle sona erdi.
İkinci yarıya biraz daha iyi başladık. Buna rağmen kaybettiğimiz her topun yüreğimizi ağzımıza getirdiği sıralarda zaman zaman ağır eleştirilere maruz kalan kaptan Hakan Çalhanoğlu öyle bir gol attı ki, sadece tribünleri değil, Seydişehir Belediye meydanındaki binlerce taraftarı da ayağa kaldırdı. 0-1. Öne geçtik, buna rağmen kimsenin içi rahat değil. Böyle maçlarda mutlaka ikinci golü bulmak gerekiyor diye düşünürken Mert elinden topu kaçırınca Çekya beraberlik golünü attı. 1-1. Eşitliği sağlayan Çekya üzerimize daha rahat gelmeye başladı. Her duran top hatta taç atışı bile yüreğimizi ağzımıza getirdi. Tabii bu arada defansında da açıklar vermeye başladı. Bunlardan birinde hızlı çıkan Milliler 90 artı 6. dakikada yine milyonları ayağa kaldıran golü attı ve 2-1 kazandık.
Bu sonuçla 2008 yılından bu yana ilk kez gruptan çıkmayı başardık.
Galibiyet güzel, yalnız “Bu maç bize ders olsun. Kendi göbeğini kendin keseceksin”. Kazanacaksın başka bir maçı takip etmeyeceksin. Nitekim Gürcistan, Portekiz’i 2-0 yendi. Bu skora ne derseniz deyin haklısınız…