BİZDEN NE İSTİYORLAR?- Medine EKMEKCİ- Yeni Meram Gazetesi
Biz Türkler, sohbeti muhabbeti seven bir milletiz; üç beş kişi bir araya geldiğimizde eğitimden kültüre, siyasetten spora kadar tüm alanları şöyle bir masaya yatırır detaylıca analiz ederiz. Hatta nargile salonlarında devletler yıkıp devletler kurar ve nihayetinde “Ne olacak bu ülkenin hali?” sorusuna bulduğumuz cevaplarla içimizi ferahlatır ve muhabbetimizi tescilleriz.
Ben bugün aynı soruyu biraz daha genişleterek sizlere “Ne olacak bu dünyanın hali?” diye soracağım.
Sürekli elimizde tuttuğumuz cep telefonunu bile günde 40 kere kaybeden bizler, şaşılacak derecede organize bir şekilde ortaya çıkan elektrik kesintilerini, sıradan bir sosyal vakaymış gibi toplumca kanıksanması beklenilen pedofili ahlaksızlığını ve cinsel eğilimde anormalliklerin normalleştirilmesi süreçlerini, ne kadar etkili tedbirler alınsa da bizi umutsuzluğa düşürmek için çabalayarak mutasyona uğrayan virüsleri ve daha bunlar gibi pek çok olayı kategorize edip de nasıl sağlıklı bir düşünceyi ortaya koyarak sorunları kontrol edebileceğimizi çözümlemek zorundayız.
İnançlı, şuurlu, bilinçli insanlar olarak tabi ki çalışıp çabalayacağız, üreteceğiz bununla birlikte bize takılan at gözlüklerini çıkarıp dünyada olup bitenleri doğru analiz edebilmek için bugünkü küresel sistemin yapısını çok iyi irdeleyeceğiz. Bugün yeniden dönüştürülmeye çalışılan sömürgeci küresel sistem ekonomiden siyasete, sağlıktan eğitime para ve gücü eline almış, beyinlerimize hükmetme planları yapıyor, misyonları tek tip yarı robotumsu insanlar oluşturup ruhlarını satın almak! Sosyal medyanın etkisi altında zaten aklını ve fikrini başkalarına devretmiş, düşüncesiz bir insan yığını oluşturuldu; Bill Gatesler Elon Musklar Mark Zuckerbergler bu işte başı çektiler, bizim sorumuz şu:
Ne istiyorlar?
“Bize ne Amerika’dan!” demek salt akıl körlüğü olur. Amerika’yı okumadan küreselcileri doğru analiz edemeyiz. Bu hafta sunduğum televizyon programında yayın konuğum olan diplomat ve strateji uzmanı Hüseyin Çiloğlu, maçın henüz bitmediğini ve Trump’ın tekrar başkanlık koltuğuna oturacağını iddia etmişti ki ertesi gün basında Biden’in oğlunun haberleri çıktı. ABD’de iç karışıklık belli ki her hâlükârda kaçınılmaz olacak...
Umarım işi geleneğe döküp bundan sonra her protesto hareketinde saray basmalar moda haline gelmez. Trump’ın sosyal medyasını bile kısıtlayabilen, Trump’a seçilmiş bir ABD başkanıyken bile bunları yapabilen bu yapı eline fırsat geçtiğinde kim bilir bize neler yapar? Arapçadan Türkçeye geçmiş bir deyim var: “Men dakka dukka” , “Yapana yapılır” anlamında. Amerika bunca zulüm ve sömürgenin ardından Allah’ın gazabını celp etmiştir. Küresel güçlerle Amerika derin devletinin çatışmasında bakalım maçı kim kazanacak?
Gelelim WhattsApp konusuna, WhatsApp’ın son günlerdeki dayatma paylaşım ilkeleri ile ilgili kararı bir hayli düşündürücü, oyun içinde oyun var gibi. İnsanlar kavimler göçü gibi bir sosyal medya platformundan başka sosyal medya platformlarına göç ediyor. Bu asrı besleyen dinamiklerin dijital gelişmelerle yönlendirildiği herkesin malumu. Bizim kendimize ait zannettiğimiz hesaplar aslında pek de bizim gibi görünmüyor...
İnsanlık yol ayrımında, ya bu dijital faşizme bir şekilde hesap sorulacak ya da küreselcilerin arzusu doğrultusunda varlığımızı onların varlığına armağan edeceğiz...