Biraz daha sabır

Neler oluyor neler… Her geçen gün diyoruz ki tamam bunu da yaşadıysak artık ölsek de gam yemeyiz, dolar 14’ü gördü 16’yı görmez derken birde bakıyoruz ki onu da görmüş. Yaşamadık dediğimiz ne varsa birden oluveriyor. Bir tarafta devletin işleyişi için ayakta durmakta zorluk çeken bir ittifak diğer tarafta ise halkı sokağa çıkarmak, erken seçim yaptırmak, sokak olaylarının nüksetmesini sağlamak amacıyla demeçler veren bir diğer kutup.
Sokak olaylarını ve bu işin fitilini asgari ücrete yapılacak olan zamla ateşlemeye çalışanlar, asgari ücret zammının %50 civarında olmasının ardından bu işten vazgeçtiler. Şimdi de işlerini emekli maaşları üzerinden gerçekleştirmek istiyorlar. Hiçbir zaman yolları ve gerekçeleri bitmedi bitmeyecekte… Sizlere demiştim! “Asgari ücret zammı yeterli olmayacak, asgari ücretin üzerinden verginin kaldırılması tezkeresi MHP tarafından hazırlandı ve böyle de olmalıdır” diye. Nitekim böyle de oldu. İşverenin üstünden vergilerin alınması, işçi çıkartmalarının da önüne geçecektir diye ümit ediyorum.
Bu ülkede ben ne dersem, günler haftalar geçmeden gerçekleşiyor!
Gençlerin aktif siyasete kesinlikle katılması gerekiyor dedim… Ak Parti uzun yıllardır yapmadığı siyaset akademisine başladı. MHP Alparsan Türkeş siyaset akademisini kurdu vs. Olacak elbette bu ülkeyi, milleti ve devleti birlikte kurtaracağız. Sosyal hayatta da siyasette de 18-20 yaşındasın bilmezsin sen diye susturulan gençlerin cevabı, bir cevap niteliğinde yapılan politikalara… Asgari ücrete yapılan %50’lik zam oranı bizlere aynı zamanda sene sonu açıklanacak enflasyon miktarını da veriyor. Şimdi sizler diyeceksiniz ki benim aldığım ürünlerde %100 - %200 fiyat artışı oldu bu enflasyon nasıl %50 açıklanabilir. İşte tam da bu noktada stokçuluk ve fırsatçılık ortaya çıkıyor maalesef ki. Bizim işimiz de devletin işi de o kadar zor ki… Ürünlerini stoklayanlar, nasıl olsa zam gelecek şimdi satış yapmayım diyen üreticiler, diyerek sürüyor bu çeteler…
Alınacak ürünleri boykot etmek millet olarak yapılacak en iyi çözüm olduğu kanaatindeyim. Kendi yaşam standartlarımız dışında ki ürünleri ciddi bir politika yürüterek boykot etmek, satın almamak fırsatçı üreticiye taviz vermemek en mantıklı çözüm. Hakeza devletin de bu konuda yapması gereken stokçuluk yapan firmalara küçük büyük demeden cezai işlem uygulaması olacaktır. Dayanılması gereken bir 3 ay var gibi görünüyor. 2022 yılının ilk çeyreğinin bitiminde yani mart aylarında ülkenin stabilizasyon politikası güderek, özellikle döviz de sabit kura geçişi ve alım gücünü azaltarak üretim yapan politikalara hızlı bir şekilde geçiş yapması gerekecek. Piyasayı ve alınan kararları incelediğimde sistemde bu minvalde bir geçiş yapılacağını söylemek yanlış olmayacaktır. Kalın Selametle…

Fatih ARSLANPINAR