BİR KİTAP, BİR KONU- Adem ESEN- Yeni Meram Gazetesi
Sille Takkacı suyunun çeşme alınlığında Grek alfabesiyle yazılmış bir kitabe var, bu kitabeyi Yunanistan’dan bir grup turiste göstermiştik, ama okuyamamışlardı. Çünkü bunun Türkçe olduğu söyleniyordu. Son halini bilmiyorum. Bilindiği gibi Sille’de mübadele yıllarına kadar Rumlar da yaşamış, hatta dini yapıları hala ayakta…
Karamanlılar denilen Orta Anadolu bölgesindeki Ortodoks topluluklardır. Bölge olarak Kayseri, Aksaray, Nevşehir, Niğde, Ürgüp, Farasa bölgeleri ile Konya civarıdır. Buralardaki Ortodoksların ırk ve etnisiteleri hakkında farklı görüş olmakla beraber Türkçe konuşmaları ve bunu yazılarında kullanmaları (Karamanlıca deniliyor) belirgin özellikleridir. Karamanlıca Rumca harflerle Türkçe anlamına gelir.
Bu konuda yapılan doktora tezi yayınlanmıştır. Yazar, 1897-1930 yılları arasında arşiv taraması ve kendi kaynaklarından alıntılar yapmıştır. Orakçı, Meryem (2020) Karamanlıca Kaynakları Işığında Türkçe Konuşan Ortodokslar ve TürK-Yunan İlişkileri. İstanbul, Libra Kitap Yayıncılık.
Kitaptan bazı alıntılar yaptığımızda dikkati çeken hususlar şöyle sıralanabilir: İstanbul’da yayınlanan Karamanlıca gazeteler eğitimli bir azınlık tarafından yönetilmiş, zamanla propaganda aracı olarak kullanılmıştır. Yunanistan’ın Megali İdea düşüncesiyle Osmanlı-Türkiye ile Yunanistan arasındaki güç engellerine göre değişmiştir. 1897 Yunan-Türk savaşında Osmanlı devleti desteklenirken, Milli Mücadele döneminde açıktan Yunanistan desteklenmiştir. Yunan ordusunun bozgunundan sonra tavırlarda biraz değişme olsa da Lozan’da nüfus mübadelesinin kabulüyle birlikte bu bölgenin Ortodoksları Yunanistan’a göç etmiştir. Aslında pek çok Ortodoks göç etmeye sıcak bakmamış, kalmayı tercih etmiştir. Ama zorunlu olarak göç etmişlerdir. Büyük Taarruz sırasında 900 bin kişi Yunanistan’a gittiği belirtilmektedir. 1928 yılında Yunan hükümetine göre mübadil sayısı 103.642 olarak verilmektedir.
Muadillerden Konya Silleli avukat Hariton Polatoglou Muhacir Sedası adıyla bir gazete çıkarmıştır. Ailesi Batı Trakya’ya yerleşen Polatoglou Atina’ya yerleşmiş, 1926 yılında Kozani’den milletvekili seçilmiştir. Mübadiller Venizeles taraftarı idiler. Yine bunların dindarlıkları öne çıkmıştır.
Bir kısım gazeteler mübadele sonrasında Türkiye yöneticileri aleyhinde yayınlarını devam ettirerek Batı dünyasında Türkiye’nin zor duruma düşmesi için gayret göstermiştir. Ancak gittikleri yeni ülkede (Yunanistan’da) umduklarını bulamayan ve çok zorluk çeken mübadiller uyum sürecinde de ciddi sıkıntı çekmişlerdir. Yunan siyasetinde yer bulmakta zorlanmışlar, Türkçe konuşmaları ve gelenekleri sebebiyle Yunan milliyetçilerinin hedefi olmuşlar, dışlanmışlardır. Hatta bunlara “Türk Tohumu” “yoğurtla vaftiz edilmişler” denilmiştir. Bu sebeple bazı mübadiller “yağmurdan kaçtık doluya tutulduk” diyerek hislerini dile getirmişlerdir.
Bu topluluklar 600 yıl iç içe yaşamış, saygılarını korumuştur. Ancak Helenizm bir dönemden sonra etkili olmuştur. Patrikhanenin Kurtuluş savaşındaki politikası, buna karşılık Türk Ortodoks Kilisesinin çalışmaları da ele alınmıştır.
Doktora tezi olan bu kitap Orta Anadolu Ortodokslarının tarihi, Türk-Yunan ilişkilerinin analizi ve Lozan sonrası nüfus mübadelesi konusunda önemli bilgiler vermektedir.