Bayram fırsatçıları- Mustafa DEĞİRMENCİ- Yeni Meram Gazetesi
Değerli Okurlar; Öncelikle 2 senedir pandemi nedeniyle hasret kaldığımız ve bu süreçte sadece ismiyle anıp coşkusunu yaşayamadığımız Ramazan Bayramınızı kutlar sağlık, mutluluk ve esenlikler dilerim. Çok şükür ki yaşadığımız o zorlu ve sıkıntılı günleri geride bıraktık gibi görünüyor. Maske yasakları kalktı, vaka sayıları neredeyse 1000’in, vefat sayıları ise 10’un altına düşmek üzere. Görünen o ki birkaç ay içinde bu musibetten tamamen kurtulacağız. Fakat şimdi bana göre geçmemiz gereken çok önemli bir sınav daha var, bu sınavın adı ise “ekonomi ve fırsatçılık.”
Ramazan ayının bitimine yaklaşırken hemen hemen hepimizin beklentisi bayram tatilinin 9 gün olacağı yönündeydi. Hatta birçoğumuz plan ve programını 9 güne endeksli yaptı, ama beklentiler gerçekleşmedi, daha doğrusu gerçekleşemedi. Nedeni ise turizm sektörünün bu konuda baskıcı davranmaması ve hükümetin de aynı doğrultuda konuya sessiz kalmasaydı. Hoş, 9 gün bile olsa bu ekonomik şartlarda tatil yapabilmek belli ki çok zor olacakmış, ben günü birlik olarak şartlarımı zorladım gittim gördüm ve şu sonuca ulaştım “ herşey ikiye değil beşe katlamış.”
Doğal güzelliğiyle masalları andıran Ürgüp’e seyahatimden sadece fiyat kısmını paylaşarak sizleri fikir sahibi yapmak istiyorum. Yeme ve içmeden başlayacak olursak; 100 liradan aşağı herhangi bir yiyecekle karşılaşmanız hemen hemen imkansız. ( gözleme, tost vb. yiyecekler bile 45-50 lira bandında ) 4 Kişilik bir ailenin sadece öğünlük yemek masrafı minimum 400 lira civarında(tavuk şiş, tavuk kanat vb menüler içeçeksiz ve mezesiz). Türk kahvesi 35-40, çay 12-20 lira bandında seyrediyor. Gecelik otel fiyatları 3500 liradan 11.000 liraya kadar mevcut. Sevdiklerime hatıra olarak hediyelik alayım desen, en ucuz buzdolabı magnetleri 20 liradan başlıyor ve çok seyahat edenler bilirler bunların 4 ya da 5 tanesini 20 liraya alabiliyordunuz. Zamanımız olmadığı için atv turları, balon turları gibi sosyal aktivitelerin fiyatlandırmasına maalesef bakamadım. Ama sadece yeme, içme ve konaklamanın bu kadar yüksek olduğu bir yerde varın gerisini siz hayal edin artık. Küçük bir hesapla hadi bir hava değişikliği yapalım dediniz ve 4 kişi bir gece konaklamalı Konya’dan Ürgüp seyahatine gittiniz. Size A’dan Z’ye maliyeti en ucuz şekilde kapatalım deseniz bile 5.000 liradan aşağı olmayacaktır.
Şimdi gelelim asıl konumuza; ekonominin durumu ortada buna hiç kimsenin itirazı zaten yok. Fiyatlar her geçen gün yeni rekorlar kırıyor , alım gücünün düştüğü de su götürmez bir gerçek. Fakat bir Türk kahvesinin 40 lira bir bardak çayın 20 lira olmasının akla mantığa sığar hiçbir yönü yok. Maliyetlerimiz arttı bahanesinin altına sığınıp, 5 liralık ürünü 30 liraya satmaya çalışmak esnaflık değil düpedüz istismarcılıktır. Halk olarak birbirimize destek olmamız gerekirken, birbirimizin cebindeki tüm paraya göz dikmenin hakkaniyetli ve onurlu bir davranış olmadığını düşünüyorum.
Ve bir parantez de Göreme Belediyesine açmak gerekiyor. İnsanların en yoğun olduğu merkezi noktalarda yol yapım çalışması nedeniyle oluşan tozun ve toprağın ne kadar rahatsız edici olduğunu kimse görmüyor mu? Yol yapım çalışması derken de öyle kilometrelerce yoldan bahsetmiyorum, belirli bir alanda kilitli taş uygulaması yapılacak belli ki. Ama ne bir iş makinesi var ne de tozun etkisini azaltacak bir arasöz! İnsanların ellerini yüzlerini kapatarak yürümeye çalışması, böylesine turistik bir bölge için gerçekten çok büyük bir handikap. Göreme Belediyesi bu hususta maalesef ki sınıfta kalmış görünüyor. Saygılarımla…