BAYDI AMA KAZANDI

Açık söyleyeyim zorlu bir maçtı Konyaspor için geçen 7 haftanın ardından iç sahada oynanacak Eyüpspor maçı ve nitekim de öyle oldu.
Geçtiğimiz haftalarda alınan sonuçlar, oyun ve oyuncu kalitesi derken Teknik Direktör Ali Çamdalı’nın akıbeti gibi birçok konu, haftalardır taraftarın ve spor kamuoyunun en çok konuştuğu konu olmuştu.
Dolayısıyla tüm oklar Eyüpspor maçına çevrilmiş oldu.
Maç öncesi kadro açıklandığında listede yer alan isimlere bakıldığında taraftarın haftalardır dillendirdiği “ideale ve beklentiye en yakın kadro bu” dedirten bir 11 olmuştu.
Ancak maç başladıktan itibaren olayın rengi hiçte öyle olmadığı görüldü. Temsilcimizin oyunu Eyüpspor’un baskısı beklentileri tam bir hayal kırıklığına çevirdi.
Maçta üstün bir oyun sergileyip Konyaspor’a top vermeyen Eyüpspor, temsilcimiz karşısında yarı kale maç oynadı diyebilirim. Topu ayağına alma şansı yakalayan yeşil beyazlı temsilcimiz Konyaspor, bu pozisyonları da yanlış pas ve top kaptırmalarla değerlendiremeyince saç baş yolmalar başladı.
Ancak şunu belirtmem gerekiyor ki oynanan ince taktiksel oyun ile tribünleri ‘Bay’an’ Konyaspor, sahada da rakibini baydı. Eyüpspor, Konyaspor’un bu durumu karşısında özgüvenle hareket ederek pozisyona girmeye çalıştı ancak kaleci Slowik engelini geçemedi.
İlk yarı böyle Baygın aygın bir şekilde tamamlandı. Ancak ikinci yarının başlangıcı da ilk yarıdan farksız olunca tribünler ve saha içinde acayip bir gergin hava oluştu.
Nitekim bu gerginliği patlatan hamle ise 65. dakikada kalemizde gördüğümüz gol oldu. Ahmet Kutucu’nun ceza alanı dışından sert şutuna hamle yapamayan savunma oyuncuları ve kaleci Slowik 1-0’lık skora engel olamadı.
Tabi rakibin üstünlüğü ve Konyaspor’un etkisiz oyunu devam edince tribünlerde etki tepki olayı kendini gösterdi.
Zaten maçın geneline baktığımızda da istatistiklerde yüzde 71’e yüzde 29’luk konuk takım üstünlüğü yeşil beyazlı temsilcimizin sahada çok bir şey yapmadığını göstermiş oluyordu. Bunun yanı sıra 576 pasa karşın Konyaspor’un 224 pas trafiği de gol arayan bir takımın gayretinden uzak olduğunun en bariz fotoğrafı oluyordu.
Dolayısıyla bu tabloyu değiştirmek için gereken hamleler Ali Çamdalı’dan geldi. 1-0’lık skorun değiştirilmesi için Yusuf Erdoğan, Danijel Aleksic, Louka Prip, Umut Nayir ve son olarak Jevtovic değişiklikleri sahaya olumlu yansıdı. Bunun neticesinde de 72. dakikada o baygın futbol oynayan Konyaspor, Yusuf Erdoğan’ın golü ile skorda eşitliği sağladı. Bu gol, o baygın Konyaspor’un üzerindeki ölü toprağını da silkelemesini sağladı ve hareket kazanılmış oldu. Gelişen ataklar, girilen pozisyonlar, kaçan goller derken artık son düzlüğe girilmişti.
Tabi burada verilmeyen net penaltıyı es geçmemek gerek. Maç genelince tüm takdir haklarını konuk takıma kullanan karşılaşmanın bandajlı hakemi Erkan Özdamar, penaltı pozisyonunda da VAR’dan pozisyonun penaltı olmadığını söylercesine yaptığı hareketlerle de oyun içinde kaliteyi düşüren önemli etkenlerden oldu.
Son düzlükte gerçekleşen bu handikapsal durumlar temsilcimizi daha da hırslandırınca pozisyon kaçınılmaz oldu. Son düdüğe saniyeler kala gerçekleşen atakta verilen bir faul her ne kadar Eyüpsporlu Caner’i memnun etmese de topun başına geçen Sitya’nın harika ortasına 90+7'de Danjel Aleksic’in şık vuruşu maçın son noktası oldu.
Skor olarak 1-0 geri düştüğü maçta 2-1’lik skorla maçı kazanan temsilcimiz Konyaspor olunca ‘Su uyur Konyaspor uyumaz’ dedirten bir sahne oldu. Bu arada galibiyet golünü kaydeden Danijel Aleksic’in, Konyaspor'a sezonun ilk iç saha galibiyetini getiren golü kaydettiğini de hatırlatmakta fayda görüyorum.
Sözün özü hafta 3 puanla hem de çok önemli bir 3 puanla kapanmış oldu ancak bu galibiyet gelecek haftaların garantisi olmadığı bilinmesi gerek. Yani hocasından oyuncusuna yönetiminden taraftarına herkesin yapıcı ve iyileştirici hamleler yapmaya devam etmesi gerekiyor. Aksi takdirde saç baş yolmaya devam ederiz.
Kalın sağlıcakla…