DİĞER KATEGORİLER

BAKLA

BAKLA- Mehmet HANÇERLİ- Yeni Meram Gazetesi

İSLAM OYUNLARI 6

Ülke olarak yoğun bir imtihan döneminden geçiyoruz. Başta can gidiyor, canlar gidiyor. Şehirlerin çoğunda moloz yığınından başka bir şey kalmamış. Ana caddelere kısmen girilebilirken tali sokaklara hiç giremiyorsunuz. Yıkılan lüks binalar, zemin sıvılaşması, tutuklamalar, suçlamalar vb. gidiyoruz bakalım. Bazı felaket tellallarımız da yok değil. Konya’daki 6.5 şiddetinde bir depremi hemen gündeme koydular. Bingöl, Adana, Kıbrıs hatta California eyaletine kadar uzanıp deprem yaptılar.
Yirmi milyona yakın insanımızın yaşadığı İstanbul da cabası. Richter ölçeğine göre 8 büyüklüğüne yakın bir büyük depremi İstanbul için uygun gördüler. Önceliği 30 yıl içerisinde olması muhtemel depremi bugün ya da yarına indirgediler. Memleket insanı bugünlerde İstanbul’da bina sağlamlık testlerine başladı bile. Biten binalara zemin etütleri yaptırıyorlar. Bina güçlendirme ile ilgili yakın zamanda bir sektör oluşur. Keşke, keşke, keşke yaparken sağlam zemin üzerine sağlam binalar yapsaydık.
Tekrar edelim can gidiyor, canlar gidiyor, yüzbinler gidiyor. Rabbim rahmet eylesin, yakınlarına sabır, devletimize de güç kuvvet versin. Tüm bu sınavların ortasında bazı aklı evveller çıkıp siyaset yapıyor. "Ben bir konuşursam yer yerinden oynar."
Rabbimin hikmetiyle zaten yer yerinden oynamış. Allah aşkına şu ağzındaki "BAKLA"yı çıkar da yer yerinden nasıl oynayacaksa bakalım. Münferit mi artçı mı onu da görelim. Şimdi bu acılı zamanda yaralar mı sarılacak yoksa siyaset mi konuşulacak. Milletin derdi sizin olması adına yanıp kavrulduğunuz seçim mi? Yapın da kurtulun. Halka inin daha önce göstermelik de olsa gittiğiniz pazar yerlerine, sokağa, marketlere bir inin Allah aşkına. Millet seçimi mi, geçimi mi, depremi mi konuşuyor bir görürsünüz.
Rahmetli olanlara Allah mağfiret etsin. Ancak müsaade ederseniz şunu da söyleyelim. 1999 depremindeki bizi yönetip 8-10 gün sonra deprem bölgesine lütfedip giden idarecilerimizi unutmayalım. Sayın Cumhurbaşkanı ve kabinesi orada, devlet kurumları, yerel yönetimler orada.
Şunu kabul edelim. Geçirdiğimiz ve halen artçılarıyla geçirmekte olduğumuz deprem bir "ORTADOĞU DEPREMİ"dir. Hafife alınacak bir tarafı da yoktur. Eleştirdiğin idareciler kadar Marmara Depremini yöneten senin ağababaların şu anda bu Orta Doğu depremini yönetebilir miydi?
Geçmişte yüksek mevkilerde bulunup her kademede görev alan devlet büyüklerimiz ne hikmetse görevde oldukları sürece her şey nizami olarak ilerliyor. Suistimal yok. Gayri yasal bir işlem yok. Her şey mecrasında ilerlemekte. Hatta "Kanal İstanbul" projesine bile övgüler yağdırıyoruz. Ne zaman ki görevden ayrılıyoruz her şey kötü oluyor. Yüreğimiz yetiyorsa görevde iken, yetmiyorsa da görevden alındığınız anda tüm aksaklıkları halkın önünde söyleyeceksiniz.
Efendim o zaman söylenirse memlekette kaos çıkarmış. Bu devlet kökü maziye dayanan bir devlet, senin söyleyeceklerinle kaos çıksa da bastırır kaldı ki kaosta çıkmaz! Allah aşkına ne söyleyecekseniz söyleyin de yer yerinden bir daha oynasın. Kaldı ki herkes farkında siz konuştukça desteğiniz azalmakta. Bir de eski mesai arkadaşlarınızın depremde yaptıkları olumlu işleri bir övün, alkışlayın. Boş verin, çekinmeyin, altılı masaya yakında dağılır diyorlar!
Son olarak eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Yaşar Okuyan'ın ağzında da bakla olduğunu gördük. Siyasi hayatı boyunca "9" farklı siyasi partide bulunmuş. Hani bazı profesyonel futbolcularımız vardır. 4 büyüklerde forma giyen. Sayın Okuyan'ın rekorunu kimse egale de edemez, kıramaz da! Tamı tamına 9 siyasi parti. İsimlerini yazmayalım uzun sürer. Sağdan da var soldan da.
Neymiş efendim İYİ Parti Genel Başkanı sayın Meral Akşener ile ilgili olarak elinde bir dosya olduğu ve bu bilgiler doğrultusunda Akşener'in Cumhurbaşkanı adayı olamadığını söyledi. Gerçi Sayın Kılıçdaroğlu kendisine bir dosya falan verilmediğini ifade etti. Neticede Yaşar Okuyan CHP'den atıldı. Kendisi beni kimse atmadı ben istifa ettim, diyor. Kamuoyu da merak etmiyor doğrusu Yaşar Bey'in 10. Partisi hangi parti olacak diye. Sayın Okuyan bu tür ifadeler memleket meselesi bildiğiniz bir bilgi belge varsa açıklayın da bizimde cahilliğimizin kaybolmasına vesile olun. Herkesin ağzında bir bakla. Saygıdeğer büyüklerimiz şu ağızlarınızdaki baklaları çıkartın lütfen.
Bir anekdot
24 Haziran seçimleri öncesi sayın Yaşar Okuyan "MHP'nin barajı geçmesi durumunda Tandoğan meydanında anıracağım." demişti.
Sahi o seçimde MHP barajı geçmiş miydi?
Saygılarımı sunuyorum.