AŞURE GÜNÜNDE ÇEŞİTLİLİKTE BİRLİK, DAMAKLARDA TATLI UMUTLAR- Medine EKMEKCİ- Yeni Meram Gazetesi
Muharrem ayının onuncu gününde yüzyıllardır süregelen bir geleneğin kapıları aralanır; Aşure Günü, birlik ve beraberliğin en tatlı yüzünü gösterir. İslam coğrafyasından tüm dünyaya yayılan bu özel gün, insanların kalplerini bir araya getirirken, aidiyet duygularını kuvvetlendirir ve dayanışma ruhunu zirveye taşır.
Aşure, özünde farklılıkların muhteşem bir uyumla kaynaştığı, bereketin ve hoşgörünün sevgiyle pişirildiği muazzam bir çorbayı simgeler. Her bir malzemesi kendine has bir lezzet taşırken, bir araya geldiklerinde adeta büyülü bir harmoni doğar. Tıpkı insanlar gibi; farklı renklerde, dillerde ve inançlarda olabiliriz, ama birbirimize destek olup, bir arada var olmanın tadını çıkarmak Aşure Günü’nde başlar.
Küçük bir kabın içinde gizlenen bu tatlı sürpriz, aslında büyük bir mesaj taşır: Birlikte olduğumuzda gücümüz katlanır, sevinçlerimiz çoğalır ve acılarımız hafifler. Aşure Günü, aile fertlerinin, komşuların ve dostların bir araya gelerek paylaştığı kocaman bir sevgi sofrasıdır. Bu sofrada herkesin elinden bir tutam katkıyla aşure çorbası zenginleşir, adeta “farklılıkların birliği” damaklarda enfes bir tat bırakır.
Bu günde oruç tutmak, sadece bir boş mide değil, aynı zamanda kalplerin de arınması anlamına gelir. Dargınlıkların unutulduğu, kırgınlıkların yerini kucaklaşmaların aldığı bu kutlu gün, nefis çorbanın tadından daha da önemlidir. Belki de birbirini uzun zamandır görmemiş akrabaların, eski dostların tebessümleri bu özel günde bir araya gelir.
Aşure Günü, sadece Müslüman topluluklar arasında değil, tüm insanlığa bir mesaj taşır: Farklılıklarımızı zenginlik olarak kabul edip, hoşgörüyle kucaklaşabiliriz. Birbirimize uzanacak dostane ellerle, yüreklerdeki sevgiyle köprüler kurabiliriz. Unutulmuş hasletlerimizden olan birlik ve beraberlik duygusunu, Aşure Günü vesilesiyle hatırlar, yaşatır ve gelecek kuşaklara aktarırız.
Aşure gününde bir yanımız birlik beraberlikle coşarken bir yanımızda hüzünlüdür. İslam tarihinde bugün de pek çok önemli olaylar meydana gelmiştir. Bunlardan birisi de malumunuz Kerbela hadisesi..
Kerbela, İslam tarihinde unutulmaz bir dönüm noktasıdır. M.S. 680 yılında, sevgili peygamberimizin torunu Hz. Hüseyin’in hak ve adalet mücadelesi verdiği bir topraktır. Ancak, zalimlik ve haksızlık karşısında çaresiz kalan Hz. Hüseyin ve beraberindekiler şehadet şerbetini içtiler..
Kerbela’nın mesajı, insanların birbirleriyle uyum içinde yaşaması, yardımlaşması ve zalimliğin haksızlığın bitirilmesi gerektiğidir. Tarihten aldığımız bu ders, bugün ve gelecekte de insanlığın daha aydınlık bir gelecek için birlikte çalışması gerektiğini hatırlatmalıdır.
Sonuç olarak, Aşure Günü; birlik ve beraberliğin, paylaşmanın ve sevginin en güzel şekilde ifade edildiği müstesna bir gündür. Farklılıklarımızı kucakladığımızda, güzelliklerin çoğaldığı, hoşgörü ve kardeşlik duygularının zirveye ulaştığı bu kutlu gün, tüm insanlığa bir armağandır. Aşure Günü, sofralarda kaynaşan tatların yanı sıra, yüreklerde yeşeren umutların habercisidir. Selamlaşmayı, bolca sadaka vermeyi, dualarımızı zikirlerimizi de unutmayalım. Sevgi dolu bir Aşure Günü dilerim!