AŞI SOSYAL SORUMLULUKTUR- Mustafa DEĞİRMENCİ- Yeni Meram Gazetesi
Değerli Okurlar ;
Ülkemizdeki koronavirüs vaka sayılarındaki artış durdurulamıyor. Koronavirüs vaka sayıları tam kapanmanın uygulandığı 9 Mayıs rakamlarını geçerek 16 bin 809 oldu. Vefat sayısı da 63'e ulaştı. Salgın hızla yayılırken Türkiye’nin ünlü profesörleri, bilim adamları ve sağlık bakanı “salgından korunmanın en baştaki önlemi aşı” derken hala birileri aşı karşıtlığı yapıyorlar veya aşı olmamak için direniyor. Türkiye'de koronavirüs vaka sayılarının artışa geçmesinin ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca uyarılarını sıklaştırdı. Bakan Koca, aşı olunmadan Kovid-19 salgınının önlenemeyeceğinin altını çizerek, vatandaşlara aşı olmaları ve kurallara uymaları çağrısı yaptı. Korona tablosundaki artışın ardından Sağlık Bakanı Koca, salgından kurtulmanın formülünü verdi, Kovid-19'la mücadele kurallarına uyulmadığı ve aşı olunmadığında salgını durdurmanın uzun sürebileceği uyarısında bulundu. Bakan Koca, "Kovid-19'la mücadelenin kurallarına uymaz ve aşımızı hemen ilk fırsatta yaptırmazsak, salgını durdurmak uzun sürebilir. Ödediğimiz bedelleri, yaşadığımız kısıtları, maddi ve manevi kayıpları düşünün. Ne çok insanı kaybettiğimizi hatırlayın. Salgın aşısız yenilmez. Aşınızı olun" diye adeta yalvarıyor.
AŞI OLMAYANLARA YAPTIRIM GETİRİLMELİ
Aşı olmayanlara bir yaptırım getirilebilir mi tartışılıyor. Olmak istemeyenler için yasal bir yaptırım elbette getirilemez. Olmak istemeyen zorla aşıya getirilemez belki ama bilinçlendirmek için bazı kampanyaların yapılabileceğini düşünüyorum. Belki de aşı olmayanlar için bazı tedbirlerin devam etmesini sağlamak da teşvik edebilir. Örneğin aşı olmak istemeyen olmasın; ama o zaman restoranlara giremesin. Kalabalık toplantılara, konserlere de alınmasın. Lokanta, kafe, bar, gece kulübü, kıraathane, spor salonları, her türlü müsabaka sahaları, sinema, tiyatro, konser ve düğün ve özel davetlere katılacak misafir ve müşterilerin 2 doz aşıyı yaptırmış olması zorunluluğu getirilsin.Girişte HES kodunu, aşı karnesini gösterenler içeri alınsın.Bunu yapan ülkeler var , biz de tartışmalıyız.
AŞI OLMAYAN, TOPLU TAŞIMAYA BİNEMESİN
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları AD Başkanı Prof. Dr. İlyas Dökmetaş, koronavirüs aşısını vurulmaya teşvik eden önerilerde bulundu. “Aşının önemi bıkmadan tekrar edilmeli. Öncelikli olarak isteyenlere aşı yapmak, istemeyenleri de bu sürede ikna etmek önemli. Aşı olanın ödüllendirildiği bir sistem şart. Mesela aşı olmayan; toplu taşımaya binemesin, sinema-tiyatroya gidemesin, kafe-restorana giremesin, plajda yer bulamasın gibi.”
Dünyanın hiçbir yerinde olmayan bir uygulama Türkiye’de var. O’da, ‘Aşı timleri’. Engelli, yatalak hasta veya bir sağlık kurumuna giderek aşı olamayacak durumdaki insanların ikamet ettikleri konutlarına kadar giderek aşılarını yapıyorlar. Ülke olarak şanslıyız. Henüz aşı görmeyen ülkeler var. Bunlar unutulmamalı. Kulağa belki hoş gelmeyecek ama aşı sırası gelen, tebliğ edilmesine rağmen aşı olmayanlar. Onlar ayrı kategoriye alınabilir. Örneğin her ne kadar SGK kapsamında olsalar da hastalanmaları durumunda tedavi giderlerini devlet üstlenmesin. Nasıl kasko yaptırmadığınız aracınızdan, DASK yaptırmadığınız evinizden siz sorumluysanız sağlığınızdan da sorumlu olmalısınız.
Kovid-19 salgınının delta varyantı ile 4. dalga etkisini göstermeye hazırlandığını, bayram ertesi gözlemlenen vaka sayısındaki artış bir yılı nerede kapalı olan işletme sahiplerini zor geçecek bir sonbahar dönemi ile karşı karşıya bırakıyor. Tam “işler açıldı, zararımızı telafi etmeye başladık” dedikleri bu zamanda aşı olmayanlar yüzünden bir kez daha kapanmalarına hiç ama hiç tahammülleri yok. Aşı, tercih değil toplumsal sorumluluktur. Bireysel özgürlükler ancak toplumsal korunabilir. Şu anda mümkün olan tek seçenek hayatı korumak için virüsle güvenli bir şekilde bir arada yaşamak, toplumun farkındalığını ve kurallara uyumu artırmaktır.Toplumsal bağışıklığı yakalamak da artık bir yöntem olarak gözükmektedir. Zira iki doz aşısını tamamlamış bireylerin virüsle temaslarında varyantı ne olursa olsun ağır bir vaka durumunun gerçekleşmediğini tüm dünyada gözlemliyoruz.
Saygılarımla