Amatör branş da, profesyonel başarı için

Değerli okurlar, amatör branşlarla ilgili bu zamana kadar birçok söz söylenmiştir elbette ki, fakat söylenmeyenleri söylemek yine bize düştü. Şöyle geçmişe doğru biraz gidelim, hatta Altay dağlarına kadar gidelim. Çin Sarayına 40 kişi ile giden Kür Şat’a, Tuğrul Bey’e, Çağrı Bey’e, Alparslan’a, Fatih’e, at üstünde günlerce giden yiğitlere, günlerce elinden kılıcını kalkanını düşürmeden savaşan aslanlara, genç yaşta çekicini topuzunu taşımayı öğrenen çocuklara kadar gidelim. Tüm bunları neden mi yazdım? Nasıl asil bir gen havuzundan, nasıl güçlü bir kandan, nasıl hırslı bir soydan geldiğimizi hatırlayalım diye yazdım.
Anadolu’nun bağrından doğan her bir Türk genci tüm bu yetileri kendi benliğinde barındırarak yaşamına devam ediyor. Doğuda ücra köşede bir köydeki genç de bu yetilere sahip, metropollerde yaşayan çocuklarımızda… Yeter ki biz o köydeki gencimizle, metropol de yaşayan çocuklarımızın şartlarını eşitleyebilelim. Günde binlerce sporcunun antrenman yaptığı yerlerin sayısını arttıralım, azaltmayalım. Şu popülaritesi yüksek olan, 100 yılda bir başarı elde ettiğimiz spor branşlarında çocuklarımızın yeteneklerini harcamayalım. Bilinçli birer ebeveyn değilseniz bile, bu konuda bilinçlenin, çocuğunuz için en uygun spor branşını çocuğunuz ile beraber siz seçin. Küçük yaştaki çocuklarınızı okul öncesi eğitime nasıl gönderiyorsanız, spor fizyolojisini kazanması için aynı yaşlarda jimnastik kurslarına gönderin. Sporu hayatımızın bir parçası haline getirmemiz gerekiyor artık. Yorgun argın eve geldiğinizde, 90 dakika bir maçı izlemek yerine 30 dakika yürüyüş yapmanın sizi daha çok dinlendirdiğini öğrendiğiniz vakit, işte bu spor sizin yaşam standartlarınızın arasına yerleşecektir. Tüm bunların yanında amatör branşlarda, popülaritesi yüksek olan branşlarda ki geleceği görmeyerek, çocuklarınızı yönlendirirken çekiniyor olabilirsiniz. Elbette ki bu durumun çözüm mercii siyasiler, spor federasyonları, para odaklı çalışan yayın kuruluşları… Müsabakaların yapıldığı şehirlerde yapılacak reklam çalışmaları ile, müsabakalara yerel halk davet edilip, gençlerimizin uğraşlarının görülmesi için bile yeterli olacaktır. Spor müsabakalarını TV kanallarında, sosyal medya canlı yayınlarda, izlemeye başladığınız taktirde, 90 dakika değil 2-3 gün boyunca ekrana kilitleneceğinizden emin olabilirsiniz. Naçizane bir öneride bulunup yazıma son vermek isterim, 4-5-6 Haziran tarihlerinde Bursa’da gerçekleşecek Atletizm Türkiye Şampiyonasını Türkiye Atletizm Federasyonu Youtube hesabından canlı olarak izlemenizi tavsiye eder, tüm okurlarıma spor dolu bir hayat dilerim.