Aman dikkat!

Değerli okurlar; Yaz sıcak yüzünü yavaş yavaş göstermeye başladı. Ancak bu yaz geçtiğimiz yazlar gibi çok hareketli olacağa benzemiyor. Olmamalıda. Havalar her geçen gün daha çok ısınıyor. İçimizdeki yaşama sevinci kendimizi dışarı atmamıza sebep olabilir. Aman dikkat! Koronavirüs salgınında vaka ve ölüm oranlarının her geçen gün azaldığı bir döneme girdik. Bu çok sevindirici bir haber. Komşu ülkeler, Avrupa ve Amerika’nın hala baş edemediği virüste biz önemli gelişmeler kaydettik. Bu durum merkezi hükümetin bu konuda aldığı önemli tedbirlerin bir meyvesi. Bu kadar yol kat etmişken, havaların ısınmasına aldanıp bunu mahvetmeye hiç birimizin hakkı yok. Evet, havalar sınıyor, evlerde kalmaktan sıkıldık, Ramazan Bayramı yaklaşıyor, kendimizi zor tutar hale geldik ama bu kadar ilerlemenin ardından bu gelişmeleri heba edemeyiz. Bu Ramazan biraz buruk geçiyor, muhtemelen Bayrama da buruk bir sevinçle gireceğiz. Belki de virüs tehlikesini atlattık zannedip eş dost ziyaretlerine gideceğiz aman dikkat! Tarih bunun örnekleriyle dolu. Salgın tehlikesinin geçtiği zannedilip her şeyin mahvolduğu, binlerce insanın öldüğü örnekler tarihin tozlu sayfalarındaki yerini koruyor. Sevgili okurlar; her şeyin başı sabırdır. Biz sabretmediğimiz müddetçe, Allah korusun o çok sevdiğimiz ailemizin, sevdiklerimizin eş, dost ve akrabalarımızın başına kötü şeyler gelebilir. Çünkü uzmanlar bu virüsü belirtisiz olarak geçirenlerin de olduğunu söylüyor. Bu insanlar taşıyıcı görevi görüp günde onlarca kişiye bulaştırabiliyor. Daha güzel Ramazanlar, daha güzel bayramlar ve daha güzel yarınlar için yapmamız gereken tek şey sabır. Atalarımız ne veciz söylemiş, sabrın sonu selamettir diye. İçimizdeki yaşama sevincine daha çok sarılıp evlerde kalmaya, çok zaruri bir durum olmadığı müddetçe dışarıya çıkmamaya özen göstermemiz bir vatandaş olarak görevimizdir.