DİĞER KATEGORİLER

1960 İhtilali ve ihtilalcileri

1960 İhtilali ve ihtilalcileri

İSLAM OYUNLARI 6


Ülkemiz 1923’ten 1950 yılına kadar tek partili hayat ile yönetildi. Esasen 1946’da çok partili hayata geçildi. Ancak 1946 seçiminde demokrasimizde garabet sayılacak bir yöntem uygulandı. Açık oy gizli sayım yapıldı. Tabiİ ki yine CHP kazandı. Tek partili yönetim 1950’ye kadar devam etti. 1950 seçimlerini Demokrat Parti kazandı. Parti başkanı Celal Bayar cumhurbaşkanı, Adnan Menderes başbakan oldu. Devleti askerler kurdu ülke yönetiminde her zaman askerler hakimdi. Meclis olsa da, meclis içinden hükümetler çıksa da, son sözü genelkurmay söyledi. Askerin istemediği kanun meclisten geçmedi. Hatta askerin istemediği kişiler bakan olamazdı. Demokrat Parti iktidarını askerler bir türlü içlerine sindirememişti. Her fırsatta devirmek ve ülkeyi CHP’ye teslim etmek istiyorlardı. Adnan Menderes de aksine ülkeyi sivilleştirmek istiyordu. Batı ve ABD’de Menderes’e güvenmiyordu. Menderes de bunu biliyordu. Sovyetler Birliği ile yakınlaşmak istedi. Küçük rütbeli subaylar bile ihtilal peşindeydi. Zira bir ihtilal hazırlığı deşifre oldu. Deşifre eden de Samet Kuşçu isimli bir subaydı. Kendisi de aynı ekibin içinde idi. Dokuz küçük rütbeli subay ihtilal yapıp Menderes’i devirmek için anlaşmıştı. 1958 yılında Samet Kuşçu 8 tane arkadaşını hükümete bildirdi. Bu sekiz kişi yargılanıp beraat ettiler. Samet Kuşçu ise ceza aldı. Ordudan atıldı. Bu da garip değil mi? 27 Mayıs 1960’da ihtilal olduğunda bu 8 subay da ihtilali yapanlar arasındaydı. Hükümet basiretli davranıp 8 subayı görevden atsa idi belki başkaları çekinip ihtilale kalkışmayabilirdi.

27 Mayıs 1960’ta yine küçük rütbeli subaylar ihtilal yaptı. Hem de kanlı bir ihtilal. Meclis kapatıldı. Cumhurbaşkanı Bayar ve hükümet üyeleri tutuklandı. Millet meclisinden de tutuklananlar oldu. Tutuklananlar Yassıada'ya götürülüp hapsedildiler. Uyduruk bir mahkeme kuruldu. Tutuklular yargılandılar. 14 kişi idam cezası aldı. Gerileri çeşitli cezalar aldılar. İdam cezası alanlardan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan’ın idam cezaları onandı ve idam edildiler. Diğerlerinin cezalarını mahkeme hapse çevirdi.

İhtilalciler Milli Birlik Komitesi ismini aldı. Ancak içlerinde hiç general yoktu. 3.Ordu komutanı Ragıp Gümüşpala ordumla gelir onları tepelerim, deyince, başlarına bir orgeneral bulma telaşı içine girdiler. Nihayet emekliliğini istemiş Orgeneral Cemal Gürsel’i buldular, ikna ettiler. Cemal Gürsel komitenin başına geçti. Ancak dirayetli bir yönetim sergileyemedi. Sivil hayata geçince de cumhurbaşkanı oldu.